Türkiye Enerji,Su, Gaz İşçileri Sendikası 11. Olağan Genel Kurulu TES-İŞ Genel Merkezinde gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen seçim sonuçlarına göre; toplam 290 oydan geçerli olan 287 oyun 247'ini alan Hendekli Ersin Akma TES-İŞ Genel Başkanlığına seçildi.

Genel Kurula hitap eden Genel Başkan Ersin Akma şunları söyledi:
'Hepimizin Amacı Sendikamızı Daha Güçlü Kılmak, Ülkemizde Çalışan Kesimin Haklarını Korumak ve Geliştirmek.

Bu ortak amaç bizlere sahip olduğumuz farklı kimlikleri unutturmalı ve sendikamızı güçlendirmek için ortak akılla hep birlikte çalışmamızı sağlamalıdır. Arkadaşlarımla birlikte TES-İŞ'i daha ileriye taşımak için yeni dönemde yapacaklarımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Dünyadaki tüm gelişmeler ülkemizi, ülkemizdeki gelişmeler ise sendikamızı ve aile yaşantımızı etkiliyor.

Dünyanın iki süper gücünden biri olan ABD'nin başında ne yapacağı belli olmayan ve her gün yeni kararlarla dünyayı kaosa sürükleyen Trump, diğer süper güç olan Rusya'nın başında ise her fırsatı ülkesinin etkisini artırmak için akıllıca kullanan bir istihbaratçı olan Putin var. Bu ikisinin her hamlesi dünyada kan ve gözyaşını artırıyor. Yaşadığımız bölge, enerji bölgesi, bu nedenle iki süper gücün ve diğer büyük güçlerin etkilerini artırmaya çalıştığı ve çatıştığı bir bölge.

Bu çatışmalar ülkelerde iç savaşlara ve iç savaşlar büyük göçlere neden oluyor. Bu çatışmalarda komşumuz Ortadoğu'da milyonlarca insan yaşamını yitirdi. Milyonlarcası evlerini, ülkelerini terk etmek zorunda kaldı. Bu durum kısa zamanda durulacağa benzemiyor. Gelişmiş ülkeler mevcut ekonomik krizden bir iki yıl önce çıkmış gibi görünürken, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde ekonomik dalgalanmalar devam ediyor.

Ülkemiz de büyük ekonomik sorunları aşmak için yoğun çabalar sarf ediyor. Bazı büyük şirketler iflas ettiğini açıklıyor ya da borçlarını ödeyemedikleri için mahkemelerden konkordato istiyorlar. Bu durumun önümüzdeki günlerde işten çıkarmalara ve işsizlik oranında önemli bir artışa neden olmasından endişe duymaktayız.

Ekonomik durumun kötüleşmesi, ve işsizliğin artması haklarını korumak ve geliştirmek için işçilerin daha örgütlü ve daha dikkatli olmalarını gerektirir. Fırtına daha da şiddetlenecek değerli arkadaşlar TES-İŞ olarak buna göre hazırlığımızı yapmalıyız.

Enerji sektörü dünya ekonomisinin de ülke ekonomilerinin de can damarıdır. Enerji yoksa ne hizmetler ne de mallar üretilebilir. TES-İŞ, enerji sektöründeki en büyük ve en örgütlü sendikadır. Yarım asırdan fazla olan geçmişiyle ülkemizdeki en büyük ve en köklü sendikalardan biridir.

Önümüzdeki çalışma döneminde üç tane görevimiz var; Üyelerimizin aidiyet duygularını güçlendirmek ve birlikte davranma kabiliyetlerini yükseltmek.İşkolumuzda sendikalı olmayan işçilere TES-İŞ'in ve TES-İŞ'li olmanın önemini anlatmak ve sendikamızın üye sayısını artırmak. Ülkemizde ve sendikal yaşamda önemli bir yere sahip olan TES-İŞ'i daha da yüceltmek, saygınlığını ve itibarını artırmak.

Ben TES-İŞ'e üye oldum.Teşkilatımız bana görev verdi; temsilci, şube yöneticisi, delege ve Genel Başkan Yardımcısı oldum. Her kademede çalıştım. İşçinin ve sendikaların karşı karşıya olduğu zorlukları yaşayarak öğrendim. Şimdi alnım açık genel başkan adayı olarak karşınızdayım.

Her zorlukta yanınızda olacağım
TES-İŞ'e ve üyelerimize hizmet eden herkes başımın tacı olacak. Sendikamıza ve üyelerimize zarar veren her kim olursa olsun beni karşısında bulacak. Şimdi teşkilatımızın her kademesinde çalışan arkadaşlarımdan bu hedeflere ulaşabilmemiz için yapmalarını istediğim şeyleri sayacağım.

Yarın oylar kullanıldıktan sonra herkesin bu hedeflere ulaşmak için canla başla çalışmasını istiyorum. Merkez Yönetim Kurulu üyelerimizle birlikte bunun sıkı takipçisi olacağız.

Temel çalışma yöntemimiz şu olacak:
-Her sorunu işin uzmanları ile inceleyecek, teknik ve bilimsel olarak çözüm yollarını belirleyeceğiz.
-Toplu iş sözleşmesi başta olmak üzere tüm sendikal faaliyetlerimiz, kurullar ve kurallar çerçevesinde ortak akılla belirlenecek.
-İş kolumuzda fiili hizmet zammı, özellikle kamuda ücret dengesizliği ve taşeron işçiliği gibi temel sorunlarımız var. Bu sorunlarımızı çözmek için her türlü hukuki ve siyasi yolu deneyeceğiz.

Bu sorunlarımızın çözümünü, işverenin, TBMM'nin ve hükümetimizin gündemine getirmek için hep birlikte çalışacağız.

-Sorunları ve Çözüm Yollarını Üyelerimize Açıklıkla Anlatacağız.

-Üyelerimizin taleplerini yerine getirmek için sendikal disiplin içinde var gücümüzle çalışacağız.

-Üyelerimizin her düzeyde aktif desteğini isteyecek sendikasız işyerlerini hep birlikte örgütleyeceğiz.

-Üyelerimizi çalışmalarımızın her aşamasında bilgilendireceğiz.

-Diyalog ve müzakere sorunlarımızı çözmek için temel yöntemimiz olacak ama gerektiğinde üyelerimizden gelen gücümüzü sonuna kadar kullanmaktan çekinmeyeceğiz.

-Başta merkez yönetim kurulumuz olmak üzere, teşkilatımızda görev alan hiçbir arkadaşım üyelerimize yapamayacağı sözler vermeyecek.

Verilen sözlerin yerine getirilmesi için gerekli her çabayı gösterecekler.

Merkez Yönetim Kurulumuz, Oturan Değil TES-İŞ'e Hizmet Eden Bir Kurul Olacak…
Kamu ve özel sektörde işverenle müzakereyi en iyi biçimde planlayacak ve sürdürecek.Oturan değil, TES-İŞ'e hizmet için azimle çalışan bir merkez yönetim kurulu olacak. Odalarında ve salonlarda değil, işçilerin arasında dolaşan bir yönetim kurulu olacak.

Üyeye nutuk atan değil, üyeyi dinleyen, anlayan bir yönetim kurulu olacak. Kararlarımızı, tüm kurullarımızla istişare ederek alacağız. Şube yönetimlerimize ve temsilcilerimize ihtiyaç duydukları her konuda destek olacağız.

Şube Yönetim Kurullarımız, İşçilerin Arasında Olacak…
Şube Yönetim Kurullarında görev alan Arkadaşlarım, delegelerimiz bu görevlere sizi seçtiler. Size güvendiler. Siz de öncelikle bu güvene layık olmak için çalışacaksınız.

Önce profesyonel arkadaşlarıma seslenmek istiyorum. Genel kuruldan sonra başkanlar kurulumuzu yapacağız ve Sonraki gün hepiniz şubelerinize döneceksiniz. Döndüğünüzde üyelerimizle birlikte yemek yiyeceksiniz sizi aradığımızda işyerlerinde, işçinin içinde bulacağız. Gece çalışması olan işyerlerinde profesyonel arkadaşlarımızı sık sık vardiyalarda göreceğiz.

Şubelerimizde ve İşyerlerinde Görev Alan Yönetici Arkadaşlarımız, Sendikal Kimlikleriyle Tanınacaklar...
Şube ve işyerlerinde görev alan arkadaşlarım, siz işyerlerinde, şube yönetim kurulunu ve TES-İŞ'i temsil ediyorsunuz. İşyerinde sendikal konularda duyarlı olacak, aktif çalışacaksınız. Üyelerimiz, sizi çalışmalarınızla, sendikal kimliğinizle tanıyacak. Sizin varlığınızdan güç alacaklar..

Temsilci ve Delege Arkadaşlarım, İşçinin Gözündeki İtibarımızı Olacaklar...
Temsilci ve delege arkadaşlarım, sizler üçlü cendere altındasınız. İşveren sizden bekler, işçi sizden bekler, sendika sizden bekler. Bunun zorluğunu biliyorum. Tüm dünyada sendikal hareketi omuzlayan temsilciler ve aktif üyelerdir.

Sendikayı saygın kılan sizin işçinin gözündeki itibarınızdır. Bu nedenle sizden beklediğim en önemli şey; sadece çocuklarınızın ve kendinizin değil, aynı zamanda TES-İŞ'in de saygınlığını omuzlarınızda taşımanızdır. 55 yaşını aşmış, dev bir çınar olan TES-İŞ'e yakışmayan herhangi bir davranışın içinde olmamalısınız.

Teşkilatımızda görev alan tüm arkadaşlarımızın yanında olacağız…
Teşkilatımızın neresinde olursa olsun görev alan arkadaşlarım, görevinizi en iyi şekilde yapabilmek için ihtiyaç duyduğunuz tüm desteği size vereceğiz.

Genel Merkezimizdeki tüm birimler en yetkin ve işinin ehli kişilerden oluşacak ve sizin yanınızda olacaklar. Ama unutmayın bilgi saygıyı getirir. İşimizi en iyi şekilde yapabilmek için hepimiz kendimizi sürekli geliştireceğiz, yeni ve güncel bilgilerle donatacağız.
11. Olağan Genel Kurulumuzun; üyelerimiz sendikamız, TÜRK-İŞ ve çalışma hayatı açısından faydalı olmasını diliyorum.'

Genel kurula katılan ve sendikal hareketin güncel sorunlarını dile getiren TÜRK-İŞ'in Sakaryalı Genel Başkanı Ergün ATALAY şu ifadelere yer verdi:

'TES-İŞ, Tarihe Tanıklık Yapmıştır'
TÜRK-İŞ'te görev yaptığımız değerli yönetim kurulu arkadaşlarımız, TES-İŞ sendikamızda uzun yıllar görev yapan eski genel başkanlarımız hepiniz hoş geldiniz. 34 vilayetten genel kurula katılan kıymetli delegeler burada. TES-İŞ'in Başkanlar Kurulu burada, hepiniz hoş geldiniz, kongreniz hayırlı olsun.

Hasta olan genel başkanlarımız var, hepsine şifa diliyorum. Cumhuriyetin 95. kuruluş yıldönümünü kutladık hep beraber. Atatürk ve silah arkadaşlarının Allah mekanını cennet yapsın. Salı günü Milli Savunma Bakanımız ile beraber MKE'ne gittik. Makine Kimyada işçi arkadaşlarımızla yemek yedik. Savunma sanayindeki işverenlerle toplantı yaptık.

Akşam Ankara'ya döndük ve gece Çalışma Bakanı ile gündemdeki konuları konuştuk. Salı günü Samsun'daydık. Samsundaki sendikalarla bir toplantı yaptık. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte bir toplantı yaptık ve sözleşme imzaladık. Çarşamba Ankara'ya geldik. AĞAÇ-İŞ sendikamız şahane bir bina yaptı. Orada açılışı yaptık. Sayın DESTİCİ ile beraber yaptık. Dün İstanbul'da TÜRK METAL sendikamızın yaptığı 'kendi ürettiğini kendin tüket' adlı kampanya vardı. 100'ün üzerinde işveren vardı. Bizim içinde bulunduğumuz durumu anlattık.

Şimdi sizin huzurunuzdayım. Bu salon önemli bir salon. Bu salon tarihe tanıklık yaptı. Allah, Orhan Ağabey ve Faruk Ağabey'in mekanlarını cennet yapsın. Bu salonda kim aklınıza geliyorsa; şu andaki Cumhurbaşkanımız, eski Cumhurbaşkanlarımız, ana muhalefete kadar hepsi bu salonda toplantı yaptı.

Asgari Ücret Hemen 2000 TL Olsun İstedik
Biz öyle bir coğrafyada yaşıyoruz ki, bu coğrafyada güçlü bir şekilde var olmamız gerekiyor. Suriye, Irak, Yunanistan, Rusya... Herkesin durumunu gözden geçirirseniz, bu coğrafyada var olmamız gerekiyor. Ordun güçlü olursa, ekonomin güçlü olursa var olursun. Çin'e, Amerika'ya, Rusya'ya kimse kafa kaldırmıyor. Bu ikisi güçlü olurken ülkenin sivil toplumu da güçlü olacak. Malatya'da asgari ücretle ilgili bir toplantıda dedik ki, ülkede ekonomik sıkıntı var ve bu sıkıntının bedelini işsizler, emekliler, asgari ücretliler, işçiler, çiftçiler ödüyor, dedik. Asgari ücret 2000 TL olsun dedik. Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı 'Başkanım döneceğim ve hemen zam yapacağım' dedi. Döndü ve yaptı zannediyorum. Ama bir elin parmakları dışında işverenlerimiz bunu hayata geçirmedi.

Bu salonda yabancı misafirlerimiz var, bağlı olduğumuz dünya sendikaları var. Ülke ile ilgili ne söylersen seni dikkate alıyorlar, can kulağı ile dinliyorlar.

Bu Ülke Hepimizin Ülkesi
15 Temmuz musibeti geçti başımızdan ve hala devam ediyor, bitmedi. Bu ülke benim ülkem dediler, can verdiler. Eli, ayağı, gözü olmayan iki binin üzerinde kardeşimiz var. Biz o gece yönetim olarak, 'herkes sokağa' dedik. Bu ülke Kemal Bey'in, Devlet Bey'in, Tayyip Bey'in ne kadar ülkesiyse, sizin de benim de ülkemiz. Herkes gücünün yettiği kadar ülkesinden taraf olmak durumunda.

Demokrasinin zaferi adlı İngilizce-Türkçe kitap yaptık. 1200 tanesini yurt dışına yolladık. Kitapta kimseyi methetmiyoruz sadece olanı anlatıyoruz. Amerika, İsrail bu işin tam göbeğindeler. Parayı onlar veriyor, silahı onlar veriyor, aklı onlar veriyor. Ülke mi karışmış? Hiç umurlarında değil. Silah sanayii, silahları satmaya devam ediyor. Avrupa'da on kişi ölsün dünyayı ayağa kaldırıyorlar. Uluslararası ilişkilerde akrabalık, dostluk, kardeşlik yok. Menfaat var, çıkar var.

Suudi elçiliğinde yapılanlara bakın. Hayvan yapmaz çok af edersiniz. Bunu Müslüman yapıyor maalesef. Müslümanım diyen zavallılar yapıyor. Herkes aklını başına alacak. Yol haritamızı ona göre çizeceğiz.

Ailelerimizle Beraber, Dört Milyonuz
Yaşım kemale erdi. 1 milyonluk bir aileyiz. Ailelerimizle beraber dört milyonuz. Bu insanlar beni başlarına getirdiler. Başınızı önünüze eğmemeye gayret sarf ediyorum. Bu ülkede sendikacı var, siyasetçi var, işveren var maske ile geziyorlar. Uyuyanı uyandırırsınız ama uyuma numarası yapanı uyandıramazsınız. İnanmadıklarınızı başınıza seçmeyiniz. Güvenmediklerinizi başınıza seçmeyiniz. Seçtiklerinizin de kapı gibi yanında olunuz. Bu sendikada uzun yıllar çalışan, görev yapan herkesi tanıyorum. Herkes bu kuruma hizmet etmeye gayret etti.

Kıdem Tazminatı Son Kalemiz
Kıdem tazminatını gündeme getiriyorlar. Her sene bir kere gündeme geliyor. Şu anda bulunduğumuz noktadan arpa boyu geriye gidemezler. Yapmazlar, yapamazlar. Nokta kadar hak kaybına müsaade etmeyiz. Kıdem tazminatı bizim son kalemiz. Olumsuz bir şey olursa başta ben olmak üzere hiç kimse bu koltuklarda oturamaz.

Asgari ücretten aşağı emekli maaşı alan insanlar var. Günahtır, yazıktır, ayıptır.

KİT'lerde Asıl İşi Yapanlar Kadro Dışı Kaldı
Kitlerle ilgili on yıldır konuştuk. Paneller, mitingler, eylemler yaptık. En son Arena Spor Salonunda eski Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu geldi. 15 bin kişinin olduğu ortamda herkes kadroya geçecek dedi. Asıl işi yapanlar maalesef kenarda kaldı.

Maden, Enerji, Demiryolları, Devlet Hava Meydanları, TRT, MTA'da var. Neredeyse olmayan yok. Herkesi aldınız bu adamları niye almıyorsunuz? Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan hepsi alacağız dediler. Ama geldiğimiz noktada bir gelişme yok. Olumlu bir haber bekliyoruz. Sözünüzü yerine getirin.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar Bu Ülkenin Vatandaşı
Emeklilikte yaşa takılanlar bu ülkenin vatandaşı. Bütün siyasi partiler söz verdi. Bir çözüm bulmak durumundayız.

Ben yasama, yürütme, yargı değilim. Kardeşiz birbirimizi kucaklamak durumundayız. Kucaklamazsak bizi bölerler. Irak ve Suriye'de olanı başımıza getirirler. 5 milyon misafirimiz var, üç buçuk milyonu Suriyeli. Suriyeli doktor, mühendis niye gelsin buraya, niye dilensin. Canını kurtarmak için adam bize sığınmış. Onlar bizim misafirimiz. İçinde yanlış yapanlar var mı? var. Ama sahip çıkmak lazım. Savaş bitince onları evlerine yollamak lazım. Misafirlerden rahatsız olmayın.

TÜRK-İŞ, Bu Ülkenin Sigortasıdır
420 Sendika başkanı, 34 Genel Başkan var. Biz bu ülkenin sigortasıyız. Geçenlerde ŞEKER-İŞ ile ilgili bir haber oldu. Özelleştirme ile ilgili en iyi mücadeleyi veren arkadaşlarımızın başında geliyorlar. 11 mahkemeye dava açtılar, 9'unu kazandılar.

Şeker lobisi bu çıkan haberlerden çok memnun. Fabrikaları alanlar çok memnun. O arkadaşımızınki de doğru değil, o ayrı. Biz sendikacılar yediğimize, içtiğimize, giydiğimize dikkat etmek durumundayız.

Bu Ülkenin Dörtte Üçüyüz
Televizyonlar kimlerin, gazeteler kimlerin ellerinde belli. Biz nokta kadar kötülük yaparsak, ertesi günü gazetelerde boy boy kendimizi görürüz. Dağlar kadar hayırlı bir iş yaparsanız hiç göremezsiniz.

Siyasiler diyor ki, 'siz işinize bakın ülkeyi biz yönetiriz'. Oy verirken şube başkanına, şube başkanı genel başkana, genel başkan TÜRK-İŞ Başkanına, o da yönetime sorarsa ve öyle karar verirsek, siyasiler istedikleri gibi at oynatamazlar.

600 Vekil var. Biz bu ülkenin dörtte üçüyüz. Ama beş kişi yokuz mecliste. En sonunda bu ülkenin yönetimini işçilerin çocukları alacak. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Duanıza çok ihtiyacımız var. Hepinize saygılar sunuyorum.'