Sevgili dostlar, bugün sizlere Hendek'in markası olan Hendekspor'dan bahsedeceğim.

Bu hafta, Bölgesel Amatör Lig (BAL) 9. Grupta şampiyonluk mücadelesi veren Hendekspor'umuzun, grubun güçlü adaylarından şampiyonluk mücadelesi veren Bursa Yıldırımspor ile oynayacağı karşılaşma için bizde yine düştük yollara.

Hendekspor geçtiğimiz hafta Hendek'te karşılaştığı grup lideri Kütahyaspor'u yenmeyi başaramamış, berabere kalarak bir puana razı olmuş, Bursa Yıldırımspor ise diğer bir Bursa temsilcisi olan Bursa Zaferspor'u 2-0 yenmişti.

Maça her iki takımda temkinli başladı. Orta saha mücadelesi şeklinde geçen ilk yarıda dakikalar 27'yi gösterdiğinde Yıldırımspor Mahmut Güleç'in ayağından ilk golünü buldu. İlk yarı da bu sonuçla kapanmış oldu. İkinci yarıya daha istekli daha hırslı başlayan Bursa temsilcisi 78. Dakikada Murat Mercan'ın ayağından bulduğu golle maçın sonucunuda tayin etmiş oldu.

Maçta en dikkatimi çeken durumda Yıldırımspor'un 33 numaralı formasıyla oynayan genç isim Furkan'ı müsabaka boyunca tutmayı başaramadık. Önce ki yazılarımda da belirttiğim gibi bir türlü aranılan forveti bulamadık. Gökhan Demir ve Ayvaz'la bu iş bu kadar olur.

Geçen sene ki yönetimle bu sene ki yönetim arasında bir çok farklılıklar var. Sezon başından beri gerek kulüp başkanını gerek yöneticileri bir türlü eleştiremiyoruz ne hikmetse. Adamlar asla ve asla eleştiriye açık değiller. Bizler kötü bir şey mi diyoruz. Sizin göremediklerinizi hatırlatıyor, sporseverleri bilgilendiriyor, kendi fikirlerimizi beyan ediyoruz.

Geçen hafta çok hassas bir mevzu yaşandı. Oyundan çıkarılmasına tepki gösterip formasını yere atan Hendekspor'lu futbolcu Berkay'ın bileti kesilerek gönderildi. Doğrumuydu evet çok doğru bir karardı. Yönetimi bu konuda tebrik ederim. Hendekspor formasını kimse yere atamaz. Peki sadece bu sezon hata yapan bu çocukmuydu. Önceki haftalarda yine seyirciyle laf dalaşına giren Gökhan Demir neden gönderilmedi ya da gönderilemedi. Yöneticilerden bazı isimleride bu listeye ekleyebiliriz…

Perşembe'nin gelişi Çarşamba'dan belliydi. Yönetimin içerisinde bulunan bazı yönetici kardeşlerime defalarca geçen sene bu takımda forma giymiş futbolcuları almaları yönünde telkinde bulunsamda, o yönetici kardeşlerimin sözü ne yazık ki yukarıya geçmedi ve bu kötü tabloda kaçınılmaz oldu. Her şey bitmiş mi? Öyle gibi gözüküyor. Geçen sene averajla şampiyonluğu kaçıran bir takımın bu sene şampiyon olmasını beklemek bana hayal gibi geliyor, kimse kusura bakmasın. Sami hocayı çok severim, ayrıca kendisi akrabamda olur geldiği günden beri kendisine destekte verdim fakat hocam bir şeyler eksik kalıyor, olmuyor takımda sistem yok, düzen yok, takım oyunu yok, Takımımız 2-0 mağlup iki forvetimiz iki kafa topu yapmamış, Emrah kendi gücü ve kuvvetiyle elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyor ama oyundan Gökhan Demir değil Emrah çıkıyor.

Geçen yılki taraftardan eser yok, taraftarımızı kazanmak, tribünlerimizi hınca hınç doldurmak için yönetimin en ufak bir çabası yok. Bir çok seyirci kırgın ve de küskün. Bunları kazanmak için en ufak bir atılım yok. Soruyorum sizlere siyasi görüşe ortak sahip olanlar ve yöneticilerin eşrafı haricinde kime sorsanız kimse ne takımdan ne de yönetimden ne de oynanılan oyundan memnun…

Maalesef ilçemizdeki basın mensuplarınında bu konuda suçu var her şey toz pembe değil ki siz toz pembe gösteriyorsunuz. Bu olan biteni eksik ve sıkıntıları biz yazmayacağızda kim yazacak. Bu bizim görevimiz yazmalıyız, yazmak zorundayız. Çünkü bu takımda herkesin hakkı var emeği var. Yoksa vebal alırız Allah muhafaza. Biliyorum yine bu yazı yayınlandıktan sonra birilerinin doğru konuştuğum için işine gelmeyecek, yine telefonlarım susmayacak. Hiç önemli değil, ben her zaman yazdıklarımın ve yazacaklarımın arkasındayım olmaya da devam edeceğim. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali kovulmayada razıyım…

Son olarak tekrardan belirtmek istiyorum benim üzüntüm, strestim, sıkıntım Hendekspor'umuzun başarısız olmaması içindir. Her hangi bir amacım, hedefim, bir menfaat düşüncemde asla yoktur, olmadı olamazda zaten.

Hayallerimizin başka baharlara kalmaması dileğiyle…

Saygılarımla…
CEMİL TEKİN