MHP’nin Sakarya’daki milletvekili adaylarını ülkücü isimlerden belirlemesi sonrası seçim stratejisini de “gerilim” ve “tahrik” üzerine inşa etti.

Adayların tabanı diri tutmaya yönelik ülkücü literatürden söylemleri ile başlayan seçim kampanyası AK Partilileri hırsızlık ve yolsuzlukla suçlayan siyaset yapma şekline dönüşürken süreç son günlerde kontrolden çıkarak AK Partilileri “tahrik” etmeye yöneldi.

Önceki hafta aralarında MHP milletvekili adayları Ali Rıza Acartürk ve Gökhan Taşdeviren’de bulunduğu bir grup ülkücü, Pamukova’da Hıdrellez pilavına katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam’a bozkurt işareti yaparak, sataşırken MHP seçim araçları da, Paralel Yapı’nın 17-25 Aralık darbe girişimine gerekçe hazırlamak için ürettiği yolsuzluk iddialarının görsel ve söylemleri ile simsiyah kaplandı.

Kent Meydanı’nda düzenlenen MHP mitingine 4-5 bin kişinin katılması ve mitingin fiyaskoyla sonuçlanması üzerine MHP’liler seçim stratejilerini daha da sertleştirdiler.

AK Partililere hakaret içeren söylem ve görsellerle giydirilen seçim araçları Cumartesi günü AK Parti mitingi öncesi Kent Meydanı ve Bulvar’da sürekli dolaştı.

Araçlarda ki hakaret dolu görsellere araçlardan bangır bangır son ses yapılan tahrik kokan anonslarda eklendi.

AK Parti’nin miting yaptığı alanda seçim araçlarını ısrarla dolaştırmak ve AK Partilileri karalayan anonsları yapmak tam anlamıyla bir tahriktir.

AK Parti mitingine katılan bir kişinin hangi propaganda yapılırsa yapılsın fikrini değiştirme şansının olmadığını MHP’liler bilmiyor olamazlar.

MHP’lilerin amacı partilerinin ve adaylarının propagandasını yapmaktan öte AK Partilileri tahrik etmek olduğu izlenimini uyandırdı.

AK Partileri gererek bir “siyasi kavgaya” zemin hazırlamak ve olası bir kavgadan “siyasi rant devşirmek” olarak algılandı.

MHP’liler, Kent Meydanı’nda yaptıkları miting öncesi de AK Parti’nin Bulvar’daki bütün afişlerini ya yırttılar ya da üzerlerine kendi afişlerini geçirdiler.

Bu harekette “siyasi etiğin” dışında bir davranıştı.

MHP’lilerin gerilim siyaseti sadece AK Partililerle sınırlı değil.

MHP’liler “karalar bağlamış” araçlarıyla bangır bangır son ses, kulak tırmalayan müzik ve anonslarıyla da halkı rahatsız ediyorlar.

Öte yandan “Bizimle yürü Sakarya!”, “Ayağa Kalk Sakarya!” gibi birbirinden soğuk ve emredici anonslarda halka itici geliyor.

Daha önceki seçim dönemlerinde MHP, seçim kampanyasında “merkez seçmene” yönelik seçim stratejisi izliyordu.

MHP’liler kadar MHP dışında ki partilere oy verenlerinde oylarını almak için çaba sarf ediyorlardı.

Ayrıca son döneme kadar MHP yöneticileri bütün açıklama ve çalışmalarında “çatışma” ve “gerilimden” uzak duruyorlardı.

7 Haziran seçim kampanyası ise MHP’nin geçtiğimiz dönemlerde ki seçim kampanyalarından çok farklı.

MHP sadece ülkücü tabana hitap etmeyi tercih etti.

Adayları ve parti yöneticileri sadece kendi tabanlarına yönelik söylem ve literatürleri kullanıyorlar.

MHP’liler, AK Parti’ye oy verenler başta olmak üzere ülkücü olmayanları ise “ötekileştiriyorlar”.

“Karalama”, “gerilim” ve çıkacak olası “tartışmalardan” medet uman bir seçim propagandası MHP’ye Sakarya’da başarı getirmez.

Ülkücü tabanın karşılığı Sakarya’da sadece 20-25 bin oydur.

Ayrıca bu propaganda yönetimi Sakaryalılara, 1980 öncesi MHP’lilerin karıştığı sağ-sol çatışması günlerini hatırlatıyor.

Twitter: @huseyinozcelik