Sakarya’da muhalefetin adaylarını gerçekten büyük bir merakla bekledik.

Biz merakla bekledikçe muhalefet hemen her defasında “Adaylardımızı bir açıklansın işte o zaman küçük dilinizi yutacaksınız” minvalinden açıklamalarla kamuoyunu canlı tutmaya çalıştı.

Muhalefet adaylarını açıkladı, ne küçük dilimizi ne de büyük dilimizi yutmadık!

Hepimizi meraklandıracak bir çalışma ve aday belirleme sürecine giremediler! CHP ve MHP adaylarını açıklamadan çok önce basın ve kamuoyunda tüm isimler masaya yatırılmış ve neredeyse isim isim liste sıralaması yapılmıştı bile.

Sadece MHP’de Münir Kutluata konusunda “acabalar” çoğunlukla olsa da MHP listesi de basında ve kamuoyunda “bilinmez liste” konumunda hiç olmadı, olamadı. CHP için de aynı rahatlıkta konuşabiliriz çünkü CHP’de ki aday adayları otomatikman aday olarak tescillendiler! Sadece aralarındaki sıralama konusunda hafif yollu bir heyecan yaptık o kadar. Sonuçta CHP’de milletvekili Engin Özkoç varken herhangi birinin birinci sıradan aday olmak gibi bir hayale kapılmasının ihtimali bile yoktu...

Burada mesele muhalefetin adaylarının kamuoyu tarafından çok önceden tahmin edilmesi değil elbette. Konuşmamız gereken Sakarya’da milletvekilliği tahmininde çok yukarılarda gezen muhalefetin çok güçlü adaylarla vatandaşın karşısına çıkamayacak olmasıdır. Yoksa AK Parti’nin listesi de hemen hemen tahmin edilebiliyordu. Ama beş ama altı isim kamuoyu tarafından tescillenmiş sıralama konusunda seçim totolar oynanmıştı...

* * * * *

Adaylar açıklandı ve büyük koşuşturmaca da o anda itibaren başladı. Fakat gördük ki adaylar belli olduktan sonra planlı programlı çalışan bir tek AK Parti var.

AK Parti kelimenin tam anlamıyla sahaya çıkarken muhalefet adaylarının ne yaptığını anlayamadık. Genellikle bireysel açıklamalar yapmakla yetinen MHP bu yarışta daha şimdiden gerilerde kaldı. Kamuoyunda olmasa bile kendi tabanlarının beklediği atağı bir türlü yapamadılar.

CHP’nin durumu en vahim olanı. CHP’nin etkin, programlı ve geniş kitleleri etkilemeye yönelik bir çalışması görünürde yok. Bundan sonra ne kadar olur emin değilim.

Gördüğümüz o ki, AK Parti bütün sahayı kaplamış ve planlanan şekilde çalışmalar milim sapmadan devam ediyor. Basın olarak biz yetişmekte ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. AK Parti’de sadece milletvekili adayları değil kadın kolları ve gençlik kolları da hummalı bir çalışmanın içindeler. Hiç bir program diğeriyle çakışmıyor ve her program mutlaka geniş kitlelere ulaştırılıp paylaşılıyor.

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nun da bu konuda büyük katkısı olduğunu görüyoruz. Adaylara siyasi tecrübesini çok rahat aktaran Toçoğlu kim aday olursa olsun farket etmez AK Parti’nin Sakarya’daki en etkili ağabeyi olarak yıllardır aynı hassasiyetle bu extra görevini de en iyi şekilde yapıyor. Toçoğlu’nun “Yeni Türkiye” ve “Neden Başkanlık Sistemi” başlıklı pek çok konuşmasını yakın zamanda biliyoruz. Toçoğlu bu konuları anlatırken aslında adaylara da gündemin en hassas konularını hatırlatıp bu konulara Sakarya’da seçmenin ne kadar ilgili ve olduğunu da gösteriyor.

* * * * *

AK Parti’de kısaca bunlar olurken Sakarya’da MHP ve CHP’de ufak tefek açıklamaların dışında neredeyse yaprak kımıldamıyor.

Mesela, ülkeyi kaosa sürüklemek için planlanan ama planlayanların eline ayağına dolanan Gezi olayları zamanında AK Parti binasına yürüyecek kadar cesaretli(!) olan CHP gençlik kolları bugünlerde ne yapıyor acaba? AK Parti’nin 17-0’lık yerel seçim sonucu onların da cesaretini kırmış olabilir belkide! Ancak Gençlik ve kadın kollarının neredeyse hiç çalışmadığı CHP’nin sahada olmadığını söylemek yanlış olmaz.

MHP’de, CHP’den farklı durumda değil. Ne kadın kolları ne gençlik kolları ne de adayları Sakarya’da beklenen çıkışı yapacak bir izlenim vermiyorlar. Muhalefetin Sakarya’daki bu hali 1 yıl önceki 30 Mart yerel seçimlerindeki halleriyle tıpatıp benzenlik gösteriyor. Ancak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, saha konusunda sıkıntı yaşayan CHP ve MHP’nin durumu 30 Mart’tan daha da kötü olabilir...

İletişim: [email protected] /www.twitter.com/gazetecibo