Bugün bir süredir bazı basın organlarında yer alan ve Sakarya’nın gün geçtikçe değer kaybettiği iddialarını taşıyan haberlere yalanlama niteliğinde bir açıklama geldi.

Açıklamanın sahibi Adapazarı Emlak Komisyoncuları Esnaf Odası Başkanı Selçuk Başak’tı.

Başak dedi ki: “Sakarya merkez koşullar ne olursa olsun değer kaybetmiyor. Bunun nedeniyse küçük bir merkezi alana sahip olmamamız”

Yine aynı açıklamanın devamında 2016’yı revaçta tamamlayacağı öngörülen bölgelere ilişkin, “Örneğin Serdivan-Yazlık çevresinde her bütçeye uygun konut grupları inşa ediliyor. Bu bölgenin yoğunluğunu koruyacağı belli. Bunun haricinde Erenler ve diğer bölgeler de revaçta” ifadeleri kullanılıyor.

Yazının başında kullandığımız cümleden cımbızlayalım, ‘değer kaybeden Sakarya’ konusuna gelelim.

Şöyle ki; ulusalcı çizgide konumlanan bazı gazetecilerin Sakarya’nın diğer şehirlere nazaran gelişmediği ve geride kaldığı yönündeki iddialarını her gün gazetelerinde paylaştığını görüyoruz.

Kimi zaman açık açık, kimi zaman algı operasyonlarıyla şehri hedefe alıp yöneticilerin basiretsizliğinden dolayı Sakarya’nın yerinde saydığı iddiasında bulunuyorlar.

İstisnasız her gün ufak bir köşede veya bir satır arasında, manşette, sürmanşette Sakarya’yı hasta adam gibi tasvir edip, her konuda, her sıralamada dibi boyladığımızı söylüyorlar.

İşte size içerisinde bulundukları ahval ve şeraitin geldiği noktayı anlayabilmek için tam isabet bir örnek.

Emlak Komisyoncuları Esnaf Odası Başkanı Selçuk Başak bugün çıkıyor, onların iddialarının tam tersi açıklamalarda bulunuyor.

Rasyonel veri ve yaklaşımlar kullanıyor ve onların yerlerde gezindiğini iddia ettikleri emlak sektörünün 2015 yılı değerlendirmeleri ve 2016 yılı öngörülerini paylaşıyor.

Trendi yükselen bölgeler ve diğer istatistiklerle sektörün geldiği nokta bilimsel veri ve analizlerle ele alınıyor.

Bizimkiler yine ıskalıyor. Karavananın dik alasına imza atıyor. Ve yine bizi şaşırtmıyorlar!

Ben size kestirmeden bir şey söyleyeyim mi?

Aslında Sakarya değil, sürekli şehrin değer kaybettiğini iddia eden bu gazeteciler değer kaybediyor.

Sakarya’nın diğer şehirlere nazaran gelişmediği ve geride kaldığı yönünde algı operasyonlarına imza atan gazetecilere okuyucuların da prim vermediği artık gözümüzün önünde.

Ortada kendi çalıp kendi söyleyen bir görüntüleri var. İddialarının hiçbir alıcısı kalmamış durumda.

Gazeteleri desen satmıyor. Ortaya koydukları iddialar kabul görmüyor. Spekülatif haberlerine her gün bir yenisini ekliyor, yapılan karşı açıklamalarla çuvallamada Osskar’lık bir başarı kazanıyorlar.

Tiraj rakamları gün be gün eriyen bu gazetelerin karalama kampanyalarının okuyucu nezdinde bir karşılığı yok.

Şehri bakan ziyaret ediyor; tüm ortaklara övgüler diziyor. Bizimkiler ağız dolusu gelişmemişlik, değersizlik ve itibarsızlıkla şehri yaftalıyor.

Taraflı tarafsız herkes Sakarya’nın kabuk değiştirdiğini söylüyor.

Birileri kabuğunu kırıp kelebek misali özgürlüğe kanat çırpamıyor!

Kozalarının içinde yapayalnız kalmış durumdalar. Ne söyledikleri şarkılar dilden dile dolaşıyor ne gündem belirleme iddiasındaki manşetleri alıcı buluyor...

Eriyorlar!

Saplantılı zihinleri, kokuşan ilkeleri, sarp ve dikenli yollarda yırtılmış zihinleriyle günden güne eriyorlar.

En kötüsü de ne biliyor musunuz? Yana yana en sonunda kül olacaklar! İşte bunun farkında değiller!

TWiTTER: @MAHİROGLU5454

MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM