7 Haziran akşamı balkon konuşmasında Başbakan Davutoğlu şu kilit noktaya değinmişti: ‘Milletimizin verdiği mesajı iyi okuyacağız.’
Bu mesaj neydi, ne değildi üzerinde çokça konuşuldu; yazıldı, çizildi.
Ancak bana kalırsa geçen bu 135 günlük sürede mesajın içeriğinden çok muhatabına ulaşıp ulaşmadığını konuşmak daha yerinde olur.
Seçime bu kadar kısa bir süre kalmışken artık herkesin ilgisini ‘mesaj iletim raporları’ çekiyor çünkü.
Özet bir ifadeyle; geçen süre AK Parti’de mesajın net bir şekilde alındığını gösteriyor.
Aynı şekilde seçime bir hafta kala iletim raporlarının da olumlu olduğu sahadaki havadan anlaşılıyor.
AK Parti,7 Haziran’ın hemen ardından sadece ‘yeni’ olduğu için değil; ‘faydalı’ olduğu için yeni bir dil geliştirdi.
Değişimin dilini gerçekten ‘eskidiği’ için değil; artık ‘faydasız’ olduğunu gördüğü için terk etti.
Bu dilin korku ve düşman üretmekten ziyade, ümit ve güven vermesi gerektiği düşünülüyordu.
Böyle de oldu. Bu yeni dil, mesajın şifresini iyi çözdü.
Bu yüzden 7 Haziran’a göre sahada daha derli toplu bir AK Parti görülmesi şaşırtıcı değil.
Ayhan Sefer Üstün’ün İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirilmesi, AK Parti Sakarya teşkilatına ayrı bir soluk ve heyecan kattı.
Sonuçta AK Parti teşkilat yapısında genel başkanların bakanlardan daha önemli bir yere sahip olduklarını biliyoruz. Bu manada Üstün’ün Genel Başkan Yardımcılığı teşkilatlarda bahar havası estirdi.
Ayrıca Ayhan Sefer Üstün’ün Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’yla yakaladığı uyum teşkilatın tüm kademelerine de yansıdı. Üstün ve Toçoğlu’nun dar alanda seri paslaşmalarla ilerlettikleri süreç, Sakarya’daki seçim havasını tamamen değiştirdi.
Cılız muhalefete karşı kimi zaman rüzgarı kuzeyden estirip karşı tarafta soğuk duş etkisi yarattılar.
Kimi zaman ılık güney rüzgarları gibi aşağılardan esip teşkilatların birlik ve beraberliğini kamçıladılar.
Sakarya’da seçimi domine eden isimler listesinin en üst sıralarında Ayhan Sefer Üstün ve Zeki Toçoğlu’nun olduğunu ifade etmek zor değil.
Gençlerle, kadınlarla, kanaat önderleriyle, hemşeri dernekleriyle, ev ziyaretleri ve çok çeşitli toplantılarla ‘72 millete bir bakan’ bir anlayış sergiliyor bu iki isim.
Peki AK Parti listesinin diğer adayları?
Ali İhsan Yavuz ve Recep Uncuoğlu ciddi bir tempo yakalamış görünüyorlar.
Teşkilatçılığı çok iyi bilen bu iki ismin nokta atışı programlarla sürece farklı bir hava kattıkları gözlemleniyor.
Diğer bir Milletvekili Adayı Nuray Sağıroğlu mütevazi bir şekilde seçim çalışmalarını sürdürüyor.
Sorun çıkarmadan, kadın kollarının da destekleriyle nitelikli programlarda boy gösteriyor.
Listenin bir diğer ismi Şaban Dişli parti içi meseleleri bir kenara bırakmışa benziyor. Yoğun bir tempo içerisinde olumlu bir performans sergiliyor. Büyükşehir Belediyesi’yle uyumlu bir şekilde çalışıp; kavga değil, iş peşinde bir anlayış izliyor.
Recep Hacıeyüpoğlu ismine ayrı bir başlık açmak doğru olur.
7 Haziran’da 6., 1 Kasım’da 7. sıra milletvekili adayı gösterilmesine rağmen canhıraş bir çalışma temposu içerisinde Hacıeyüpoğlu…
Sakaryaspor, Mazlumder, Baro ve birçok STK’da başkan ve yöneticilikleri olan Hacıeyüpoğlu, 1 Kasım’a giden süreçte yerini hiç garipsememiş görünüyor.
Tevazu sahibi kişiliğiyle sorunsuz, küsüp darılmadan, siyasi nezaketle ilk günden bu yana çalışıyor, çabalıyor.
Başta dediğimiz gibi görünen; mesajın düşünce ve pratiğe dönüşmüş olduğuna işaret ediyor.
Yani toplumca en çok kızdığımız şeyin olmadığı; atılan mesajın cevapsız kalmadığı gözleniyor.
Düşünceler eyleme mi geçti? Ya da eylemsiz düşünceler mi oluştu?
Benim bu konuda bir ayrımımım var.
1 Kasım’da bu ayrım yeni bir mesaj mı, yoksa başka bir bahar mı getirecek bekleyip göreceğiz…
MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM
