Bir süredir Şeker Fabrikasıyla yatıp Şeker Fabrikasıyla kalkıyoruz.

Fabrikayla ilgili birçok siyasetçi, yönetici, eli kalem tutan gazeteci konuşuyor, yazıp çiziyor. İnternet sitelerinde her gün bir Şeker Fabrikası haberi görüyoruz. Fabrikanın devir meselesi, FETÖ, “o aldı ona verdi” vesaire ucundan başından sizde duymuşsunuzdur, birçok şey konuşuluyor.

Madem herkes konuşuyor, ben bu topa girmeyeyim diye düşünürken, gazetelere çok ilginç açıklamalar yansıdı.

Yıldız Holding (Şeker Fabrikasını 2013’te bünyesine katan grup) Kamusal İletişim Grup Müdürü Hande Gürerten ve Lordi PR Ajans Başkanı Mustafa Kaya bazı yerel gazeteleri ziyaret etmiş ve açıklamalarda bulunmuşlar.

Hande Hanımın 3 aşağı 5 yukarı ziyaretlerinde benzer nitelikli açıklamalar yaptığı gözleniyor, üşenmeden buraya da alma gereği duyuyorum.

Şeker Fabrikası olarak yılda 250 bin pancar alımı gerçekleştiriyoruz.

Sakarya ekonomisine istihdam, üretim, pazarlama ve nakliyat konularında girdiler sağlıyoruz.

Fabrikayı taşıma gibi bir gündemimiz veya sorunumuz yok. Üretime devam edeceğiz.

Bunlara diyecek lafımız yok. Ancak sizde benim gibi kampanya dönemlerinde fabrika pancar alımı yapıyor ve bu dönemlerde şehirde ağır bir küspe kokusu çekmek zorunda kalıyoruz dediniz mi?

Sonra acaba Hande Hanım bu konuda çalışma yapacaklarını söylemiş mi diye merak ettiniz mi?

Ben ettim ve daha derinlemesine baktım haber metinlerine. Hande Hanım şehri esaret altına alan küspe kokusuyla ilgili olarak fabrika yönetiminin çalışma yapacağını söylüyor.

Fabrikadan yayılan kötü kokuyla ilgili şikayetleri alıyorlarmış…

Üretimden kaynaklanan bir koku yayılıyormuş…

Kokunun önüne geçmek adına çalışmalar yürütüyorlarmış…

Bu kötü kokuyu önlemek adına 5,5 milyonluk yatırım yapacaklarmış…

Mış, mış, mış…

Müzik dünyasına bomba gibi giren genç bir kadın vardı Simge… Ne diyor şarkısında “miş, miş, mişte, mış, mış, mış”

Haberlerin altını üstüne getirdim, yok kardeşim, bu 5,5 milyonluk yatırımın ne olacağı belli değil! Hep bir miş var ardından gelen bir mış var.

Yıldız Holding elinde Şeker Fabrikası bu şehrin iş gücünden, havasından, suyundan beslenip, kârına kâr ekliyor.

İş kampanya dönemlerinde şehrin havasını mahvetmeye geldiğinde, hep bir miş miş goygoyculuğu.

Geçen yıl da aynısı olmadı mı? Filtre demediler mi, arıtma demediler mi? Nerede bu yatırım? Hak getire!

Tamam, Hande Hanım yatırım yapacaksınız, onu biliyoruz da, bu nasıl bir yatırım olacak acaba?

Kötü kokuyu önlemek için şehre parfüm mü sıkacaksınız?

Sinek önleme araçları gibi, Bvlegari (Bulgari) marka parfüm mü kokacak şehrin sokakları?

Çocuklar bu araçların arkasından mı koşturacaklar? Geçen yıl arıtmaydı, filtrelemeydi biraz daha teknik ifadeler kullanmıştınız!

Teknik olunca, ağdalı cümleler kurulunca bizde herhalde tamam artık bu iş demiştik!

Arıtma olmadı, filtre olmadı, teknik olmadı; herhalde parfüme kaldı bizim iş!

Şunu anlamıyorsunuz sanırım, artık bu şehrin fabrikadan yayılan o pis kokuya tahammül edecek mecali kalmadı!

Bu şehirde yüz binlerce dolar kazanacaksınız. İş çevreye, sağlığa geldi mi donup kalacaksınız, yok öyle yağma!

İş bu şehrin çevresine, doğasına, suyuna, havasına, insanına geldi mi renkli istop oynamanıza daha ne kadar tahammül edebiliriz?

Tokatlılar hayattan sıkıldıklarında ‘nedir bu ettiğin gâvur eziyeti leyn’ derler. Bizim buralarda havalar küspeden sonra Tokat havasına geçiş yapar oldu!

Ağdalı cümleler, teknik ‘yapiciz, ediciz, geliciz, gidiciz’ demeçleri, parfüm kokulu açıklamalar falan, bunlar karın doyurmuyor.

Şehir bu eziyetten bıktı!

10 milyonluk bir yatırım yapıp tüm şehri bu esaretten kurtaramıyorsanız, gerçekten yazık doğrusu!

Ha bu arada Hande Hanım “bundan sonra böyle bir problem yaşanmayacak” demiş ziyaretin sonunda…

Hey Sakaryalı kardeşim uyan!

Artık şehirde ağır küspe kokusu yaşanmayacak-mış…

Etraf mis gibi parfüm kokacak-mış…

Yıldız Holding uyan-mış…

Sende duy Simge!

Şeker-miş Fabrikasıy-mış!

Duydunuz mu?

TWiTTER: @MAHİROGLU5454

MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM