İKTİDAR DA MUHALEFET DE YAPICI DİL KULLANMALI Ender Serbes, yaptığı açıklamada, Türkiye'deki siyaset tarzının hiç olmadığı kadar sertleştiğini, bunun ülkeye yarar getirmeyeceğini söyledi. İktidarında, muhalefetinde yapıcı dil kullanması gerektiğini dile getiren Serbes, özellikle iktidar mensuplarının çok küçük eleştiri ve farklı bakış açısına bile tahammül edemediğini, ötekileştirici, yıkıcı siyaset yolunu tercih ettiğine dikkat çekti. Serbes, 'Aslında bu durum iktidar içinde, millet içinde sağlıklı bir durum değil. Öfke, inat, ayrıştırıcı dil iyi bir sonuç vermez. Ülkeye huzur getirmez. Bütün tarafları yıpratır, mutsuz eder. Yukarıdaki kavga aşağıya da yansıyabilir. Siyasetin tepesindekilerin sert, uzlaşıdan, diyalogdan uzak dili toplumun bir kısmını da ister istemez etkiliyor. Özellikle trollerin yönlendirme ve etkileriyle sosyal medya da bunu görüyoruz ve çok üzülüyoruz.' diye konuştu. MİLLET SİYASİLERDEN GERÇEK GÜNDEMLE İLGİLENMESİNİ İSTİYOR Milletin gerilimden, kavgadan, kutuplaşmadan bıkıp usandığını, huzur ve güven istediğinin altını çizen Serbes, şunları kaydetti: 'Millet siyasetçilerin kendi aralarındaki kavgasından gerçekten usandı. Artık tepede kavga istemiyor. Millet yetki verdiği siyasetçilerden kendi meseleleriyle ilgilenmesini bekliyor. Çünkü biliyor ki; bu kavganın kendisine hiçbir yararı yok. Bunu görüyor. Devletin imkanlarıyla mutlu olan küçük bir azınlığın, bu imkanlarını kaybetmemek için yaptığı kavganın millet artık farkında. Bu kavgayı 'millet adına veriyormuş' gibi yapanları da tanıyor, biliyor. Milletin gündeminde bu insanların aralarındaki rant kavgası yok. Milletimizin gündeminde iş, aş, yoksulluğun getirdiği sıkıntı var. Geçim sıkıntısı var. İş bulamama, evine ekmek götürememe sıkıntısı var. Adalet sıkıntısı var. Huzur ve yarına güven konusunda sıkıntısı var. Millet siyasetçilerden bu sıkıntılarıyla ilgilenmelerini ve çözüm bulmalarını istiyor. Milletin gerçek gündemi bu.' YAPICI DİL KULLANAN KAZANACAK Artık kavga siyasetinin millette bir karşılığı olmadığını dile getiren Serbes, açıklamasını şöyle tamamladı: 'Sürekli sahada, toplumla iç içe bulunan bir siyasetçi olarak, toplumun bütün kesimleri siyasilerden yapıcı dil istiyor. Yıkıcı dil kullananları, sürekli bağırıp çağıranları, herkese parmak sallayanları, korkutmaya çalışanları artık istemiyor. Gerçek gündemle ilgilenmesini istiyor. Siyasette kim yapıcı dil kullanır ve milletin gerçek gündemini kim ifade ederse o kazanacak. Çünkü milletimiz yanlış olan bir tutumun, başka yanlış bir tutum ile düzelemeyeceğini biliyor. Bunu için muhalefetinde, özellikle iktidarında yapıcı, uzlaşıcı, diyalogdan yana bir tutum sergilemesi gerekir. Vatandaş, bütün siyasilerden, genel başkanlardan bir masa etrafında buluşup milletin gerçek gündemiyle ilgilenmesini istiyor. Bu masadan kaçanlardan, millette kaçacak. Milletimiz vicdan sahibi ve sırası geldiğinde mutlaka gereğini yapacak.'