Arifiye Kaymakamı Bekir Dınkırcı, Arifiye Belediye Başkanı İsmail karakullukçu, İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Yüksel Gülaç'ın da eşlik ettiği ziyarette Vali Ahmet Hamdi Nayir, Okul Müdürü Eray Uğur Çam'dan okulun tarihçesi ve genel durumuna dair bilgiler aldı. 'Tarihe her daim not düşmüş bir okul' 1937 yılında Arifiye Eğitmen Yetiştirme Kursu olarak eğitim ve öğretime başlayan okulun, 1940 yılında Köy Enstitüsü ve Eğitmen Yetiştirme Kursu olduğunu, 1954' te Öğretmen Okulu olarak eğitim verildiğini, 1990-1991 eğitim-öğretim yılından itibaren Anadolu Öğretmen Lisesi olarak adının değiştiğini, 2014-2015 eğitim-öğretim yılından itibaren Arifiye Fen Lisesi olarak, 2016 yılından itibaren de Necmettin Erbakan Fen Lisesi ismi ile eğitim ve öğretime devam etmekte olduklarını, Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumu olarak belirlenen okullarında 20 derslikte 35 öğretmen ve yatılı okuyanların da bulunduğu 451 öğrencileri bulunduğunu söyledi. Sınıfları gezerek öğrenciler ve öğretmenlerle bir süre sohbet eden Vali Nayir, Çarşamba günleri okul ziyaretlerinin kendisini çok mutlu ettiğini ifade etti. 'Özel yazılımlı 3D yazıcıyı inceledi' Bilişim Teknolojileri sınıfında okullarının Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde oluşturulan 'Genç Ofis' protokolüne dahil olduğunu ifade eden Okul Müdürü Eray Uğur Çam bu projede öğrencilerinin büyük emekleri olduğunu belirtirken, Rabia isimli öğrenci de tedarik ettikleri parçaları birleştirerek 3 boyutlu bir yazıcı yaptıklarını ve kendi tasarımları olan bir yazılımla çeşitli ürünler bastırdıklarını söyledi. Öğrencilerin tasarımlarını inceleyip onları tebrik eden Vali Ahmet Hamdi Nayir, öğrencilerin kendilerine ait yazılımla ismine özel bastırıp hediye ettikleri 3D anahtarlığı ömrü boyunca saklayacağını belirterek onlara teşekkür etti. 'Sizin sayenizde çağın ilerisini hedefliyoruz' Bu projenin ve tasarımın arkasında bir emek, bir gayret, bir bilgi bulunduğuna değinen Vali Nayir, 'Bu çalışmaları ve gayretleri gördükçe çağın gerisinde kalmadığımıza inanıyoruz. Zaten bu okullardan beklentimiz de bu yöndedir. Bilineni öğrenmek değil, bilinmeyeni de yapacak yolları aramakta olduğunuzu görmek sevindirici bir durumdur. Günümüz dünyasında en yaygın olarak kullanılan 3D yazılımlar ile hemhal olmaya başlamanız, kendinize olan güveninizin hangi noktada olduğunu zaten gösteriyor' dedi. 'Bilinene katkı yapacak kişiler olun' 12. sınıf Kimya Laboratuvarında ekstraksiyon üzerine yapılan bir deneyi izleyen ve içeriği hakkında bilgiler alan Vali Ahmet Hamdi Nayir, okulda ve üniversitede görülen her dersin mutlaka hayatın bir yerinde kendilerine lazım olacağını belirterek, 'Artık geleceğinizi şekillendirecek çalışmalar içerisinde bulunma dönemindesiniz. Bizler Fen Liselerine çok özel bir önem veriyoruz ve beklentilerimizi de yüksek tutuyoruz. Bilinenleri öğrenen kişilere değil, bilinenlere ilave yapıp katkı sunacaklara ihtiyacımız var. Bu kişilerin de özellikle bu okullardan yetişeceğini düşünüyoruz. Her konuda mutlaka birleri bir şeyler yapmış ve söylemiştir. Mevlana C. Rumi'nin buna dair, 'Dün dünde kaldı cancağızım. Bugün yeni şeyler söylemek lazım' diye güzel bir sözü vardır. Böylesi okullarımızın her konuda yeni bir şeyler yapacakları, bugüne kadar söylenenlerin üzerine yeni şeyler ekleyecekleri inancındayım. Hangi işi yaparsanız yapın, sıradan olmayın. Hangi mesleği seçerseniz seçin, mutlaka bir farkınız olsun istiyoruz' diyerek öğrencilerle gelecek planları üzerine konuştu. 'Okullarda gereksiz ders ve konu yoktur' 10. sınıf Matematik dersinde başarının yolunun dersi sevmekten geçtiğini belirten Vali Nayir, 'Dersi sevmek, konuları sevmek, öğretmeni sevmek başarının anahtarlarındandır, sevgi yoksa dersten uzak kalmaya başlıyorsunuz, bu da geleceğinize olumsuz yönde etki edebiliyor. Matematik, özellikle Fen Lisesi türündeki okulların en vazgeçilmez derslerinden birisidir. Hangi ders ile ilgili olursa olsun öğrendiğiniz konuların hayatınızın hangi evrelerinde lazım olacağını öğretmenlerinize mutlaka sorun ve onlar da sizlere anlatsınlar. Lazım olmayacak bir bilgiyi okullarda bulamazsınız. Bu müfredatları hazırlayan kişiler uzman eğitmenlerdir, onlar da gereksiz konuları zaten eklemezler. 'Okullarda huzur ve mutluluk buluyorum' Bizler her Çarşamba öğlenden sonralarını okullarımıza ayırıyor ve öğrencilerimiz ile öğretmenlerimizi ziyaret ediyoruz. Sizlerin dertleri, sıkıntıları ve beklentileri var mı diye öğrenmek istiyoruz, bununla birlikte bizim beklentilerimizi de sizlere ve öğretmenlerinize aktarma imkanı oluşuyor. Sizlerin heyecanından istifade etmek şahsen bana huzur ve mutluluk veriyor. 'Atatürk'ün sözünü hatırlattı' Cumhuriyetimizin Kurucusu Ulu Önder Atatürk öğretmenlerimize hitaben; 'Muallimler, Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister' demiştir. Bizler de aynı duygularla, aynı şeyleri sizlerden istiyor ve bekliyoruz. Bilime katkı yapacak kişiler olmanızı temenni ediyoruz. Bu okullarımızın akademik anlamda ülkesine ve milletine faydalı işler yapacak çok başarılı kişiler yetiştireceği inancındayız. Başarı için de süreklilik gerekiyor. Başarıyı bisiklet sürmeye benzetiyorum. Pedalları bıraktığınız anda bisiklet nasıl duruyorsa, gayreti bıraktığımızda, tekrarı bıraktığımızda, başarıda bir eksiklik oluştuğunu anlıyoruz. Bugün bizimle birlikte sınıfları gezen Belediye Başkanımız da bu okuldan mezun olduğunu söyledi. İşte önünüzde güzel bir örnek duruyor. Sizler de ileride mutlaka önemli yerlere gelip güzel örnekler oluşturmalısınız' diyerek öğrencilere nasihatlerde bulundu. 'Sevdiğiniz iş sizi yormaz' 12. sınıf Biyoloji dersinde 4 yıldır aynı okulda, aynı sınıfta olmalarının dostluk ve arkadaşlık kavramlarının pekişmesi anlamında büyük katkısı olduğuna değinen Vali Ahmet Hamdi Nayir, 'Sevmediğiniz bir işi yapmayın, sevdiğiniz işte yorulmaz ve sıkılmazsınız. Bazen aileniz ya da çevreniz sizi farklı yönlendirmek isteyebilir, ancak ne olursa olsun sevdiğiniz bir işi yapmak istediğinizi güzel bir dille anlatmaya çalışın. Ancak geçmiş dönemlerdeki gibi çocuklarımızın bu zamanda zorla bir mesleğe yönlendirilmediğini görebiliyoruz. Öğretmenlerinizin, ailenizin güvendiği kadar bizler de sizlere inanıyoruz, sizin de kendinize olan inancınızı kaybetmemenizi istiyoruz' diyerek ders öğretmeninden öğrencilerin son durumlarına dair düşüncelerini dinledi. 'Eğitim hepimizin önemli bir görevidir' Öğretmenler Odasında öğretmenlerle bir araya gelen Vali Ahmet Hamdi Nayir okul ziyaretlerinde ilk olarak sınıflarda öğrencilerle bir araya gelip devletin dokunulabilir olduğunu göstermeye çalıştıklarını belirterek, 'Öğrencilerimizle hayata dair birçok şeyi paylaştıktan sonra da sizlerin misafiri olmaya çalışıyoruz. Çok farklı alanlarda görevlerimiz bulunuyor ve bunların içerisinde eğitime ayrı bir parantez açmak gerektiğine inanıyoruz. Bunun için de haftanın belli bir zamanını öğrencilerimizle ve sizlerle birlikte geçirmenin gerektiğine inanıyoruz. Eğitim konusunun çok daha fazla önemsenmesi gerektiği kanaatindeyiz. 'İyi eğitimli kişiler yetişmesi gerekiyor' İyi eğitim almış kişilerin yaşadığı ülkeler ya da şehirler ile diğerleri arasındaki farkı her yerde, her alanda görebiliriz. Bizler eğitim konusunun bir istiklal meselesi, gelecek meselesi, bir istikbal meselesi, bağımsızlık meselesi olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Başarılı bir eğitim, ülkenin geleceğini de, ülkenin bağımsızlığını da birebir etkileyen bir husustur. Bunun ağırlıklı yükü de öğretmenlerimizin omuzunda duruyor. Bir eğitim, öğretmenlerinin kalitesi kadar kaliteli olabilir, bir kişi öğretmeninin başarısı kadar bu hayatta başarılı olabilir. 'Eğitimde tek bir kahraman yoktur' Elbette öğretmenlerimiz ile birlikte eğitim hizmetlerinin paydaşları olarak öğrencilerimiz var, velilerimiz var. Eğitime katkı sunma bakımından merkezi yönetim ile birlikte yerel yönetimlerimiz ve sivil toplum kuruluşlarımızın katkılarını çok önemsiyoruz. Kimse tek başına bir kahraman aramamalıdır, bu paydaşların hepsini devreye alarak daha iyisini gerçekleştirmek için hep birlikte gayret içerisinde olmamız gerekiyor. 'Her alanda güçlü olmalıyız' Zayıflara hayat hakkı tanınmayan zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Dolayısıyla burada güçlü olmamız gerekiyor. Savunma olarak güçlü, kültür olarak güçlü, altyapı olarak güçlü, iyi eğitilmiş insan gücü olarak güçlü olmalıyız. Ancak bunların hepsini ortaya çıkaracak, belki bizim savunmamızı da, kültürümüzü de değiştirecek olan tek şey eğitimdir, sanayimizi, ticaretimizi geliştirecek olan eğitimdir. İşte bunun için görev alanımız içerisinde eğitime ayrı bir önem vermemiz, ayrı bir zaman ayırmamız gerektiği kanaatindeyiz. 'Öğretmenin duruşu önemli' Zaman içerisinde belki öğretmenlik formasyonunda, öğretmenlik görevlerinde geçmişe nazaran birçok farklılık olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak bu farklılıkların iyi ya da zayıf yönlerini bizlerden daha iyi bilen kişiler sizlersiniz. Olumsuz durumlarda bile neler yapılacağı konusunda sizlere güvenimiz tamdır. Ancak günümüzde ne kadar esnek bir eğitim sistemi olursa olsun sizlerin tarihimize, kültürümüze, ülkemize, geleceğimize hizmet edecek bir neslin oluşması için gayret gösterdiğinizi biliyoruz. Özveri isteyen, sabır isteyen, sevgi isteyen bu mesleğe zaten baştan beri talip olduğunuz için zorluklara karşı neler yapılacağı konusunda da en bilgili olanlar sizlersiniz. Duruşunuz her şeye yön verecek şekilde olmalıdır. Bir öğrencinin dersini öğrenmesi için mutlaka öğretmeniyle bir bağ kurması gerektiği inancındayım. Öğrencinin dersi sevmesi için önce öğretmenini sevmesi gerekiyor. Kendi öğretim hayatımda da bunu böyle gördüm. Şahsen ben de dersini sevdiğim öğretmenin kendisini de sevmişimdir, hatta üzülmesin diye o derse daha çok fazla önem verip çalıştığımı bile biliyorum. Çocuklarınız olarak gördüğünüz o öğrencilerle bir gönül bağı oluşturma peşinde olduğunuza inanıyoruz. 'Mutlu çocuk öğrenir' Genel manada 33 senelik mülki idare tecrübem, 36 yıla ulaşan memuriyet hayatımla ve içerisinde bir dönem bulunduğum eğitim alanındaki öğretmen örneklerine baktığımda, sevilen öğretmenin çok daha başarılı olduğunu görüyorum. Öğrenci eğer bir şeyi öğrenemiyor, öğrenmede güçlük çekiyorsa, mutlaka ailesinde, sınıfında ya da çevresinde mutluluğunu engelleyen bir sıkıntı olduğunu düşünürüm. Mutlu çocuk öğrenir. Bizler çocuklarımızın mutluluğu için üzerimize düşeni yapmalıyız ki, yeni nesil olarak geleceğe dair mutluluğumuzu da onlar koruyabilsin' dedi. Tanışma toplantısının ardından öğretmenlerle bir süre sohbet ederek talep ve görüşlerini dinleyen Vali Ahmet Hamdi Nayir, herkese görevlerinde üstün başarılar diledi.