Neredeyse tüm spor dallarında veteranlar müsabakaları var. Futbol, karate, boks, basketbol, hentbol, voleybol, minder güreşin de bile var. Veteranlar Dünya Şampiyonası dahi var. Her ne kadar bizim sporcularımız Dünya Şampiyonalarına kendi imkanları dahilinde gitseler bile. Sonuçta Dünya Veteranlar Şampiyonası var. Ve Ülkemizden bir çok eski sporcumuz bu şampiyonalarda Ülkemizi temsil edip, şanlı bayrağımızı göndere çektiriyor. İstiklal Marşımızı söyletiyor.

Neyse gelelim asıl konumuza. Her spor dalında olan veteranlar karşılaşmaları yağlı güreşimizde neden yok. Normal güreşleri gereğince yaptık da veteranlar mı kaldı diyecek olanlar vardır mutlaka. Onlar her ortamda varlar zaten. Yapıcı hiçbir çabaları, düşünceleri, fikir projeleri olmadığı gibi, bir de yeni fikirlere sağır ve kapalıdırlar. Onlardan tek söz duyulur genelde; ne gerek var, olanı iyi yapamıyoruz bir de onunla mı uğraşalım...

Olsun kardeşim yapanlar yapıyor da biz neden yapamıyoruz. Neden olmasın, olmaması için bir sebep mi var. Olur mu, olursa güzel olur. Hem de en güzeli olur. Zaten yaş sınırı denen anlamsız bir kural içinde pehlivanlarımız bir kenara bırakılıyor, unutuluyor. Hatta öyle unutuluyor ki; Kırkpınar tarihine adını altın harflerle yazdırmış birçok pehlivanımız ömrünü bu sahalara harcamış teninden, terinden er meydanlarında çimler sulanıp yeşermiş ve bu yiğitler o er meydanlarında protokol hak ederken kapı da durdurulup içeri bile alınmıyor.

Unutkan bir milletiz biz. Çok çabuk unutuyoruz her şeyi, herkesi. Ne kapıdaki görevli nede sahadaki seyirci tanıyor kemerli, kemersiz yıllarca bu er meydanlarına emek vermiş pehlivanlarımızı. Bir hatırlama olur, bir gönül alma olur. Kimsenin unutmaması için; 45'i doldurmuş, 50,60,70,80'i bulmuş pehlivanlarımızı. 45-55 yaş güreş tutar belki. Eli ayağı, gücü kuvveti yerinde bir sürü yaş mağduru ustalar, yiğitler var. Güzel olur ustaların kapışması. Kemer de olur belki onlar için. Veteranlar Altın Kemer Güreşleri mesela. Detayları konuşulur, çözüm bulunur. Ehil kişiler, duayen kişiler tarafından. Yeter ki; bir başlasın. Biz yazalım bir okuyan, bir dikkate alan olur belki. Belki de birçok kişinin aklında vardır bu fikir.

Yeni federasyon, yeni enerji. Dinledik federasyon başkanımızı, çok umutlandık. Güzel, dikkat çekici, verimli, olumlu birçok projeden bahsetti, hoşumuza gitti. Bu da onlardan biri olur belki. Kim bilir en kolayı, en iyisi, en ilgi çekeni olur belki.

Bir düşünün kaç koçyiğit var. 45 yaş kuralına takılıp, sahalardan uzak kalan. Belki de bu yıl Kırkpınar'da güreş tutan Başpehlivan sayısı kadar vardır sayıları. Karma olur belki; Büyük Orta, Başaltı, Başpehlivanlık Veteranlar...

Unutmamak lazım bu koçyiğitleri, hiçbirini. Vefat edenler, yaşı ilerleyenler onore edilmeli kendileri ve aileleri. Değer verilmeli onlara ve onlardan sonra 1000 yıllık geleneği ayakta tutan tüm yiğitlere. Ben kuyuya taşı attım taşı çıkarmak büyüklerimizin, işin ehli duayenlerimizin işi. Belki eksik, belki fazla ben dilim döndüğünce, aklım yettiğince yazdım. Siz bu işin pirleri, üstadları geliştirin, oluşturun, olgunlaştırın. Hazırı kimse geri itmez. Hele bir de itibar, ilgi, alaka görecekse. Sizce ilgi görmez mi? Veteranlar Yağlı Güreşleri.

Saygılarımla...