“1100 akademisyenin” devleti katliam yapmakla suçlayan bir bildiriye imza atması büyük tepki çekmişti.
Devlet güçlerinin şehirleri savaş alanına çeviren, hendek ve barikatlarla yerleşim birimlerini yaşanmaz hale getiren terör örgütü mensuplarına karşı yaptığı operasyonlar için bir grup akademisyen “katliam” yakıştırması yapmıştı.
Hiçbir ülkenin kendi sınırları içerisinde "öz yönetim ilan ettik burayı biz yöneteceğiz" şeklindeki bir kalkışmaya izin vermeyeceğini bile bile “skandal bildiri” yayınlamışlardı. İmza koyanlar arasında “Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Araştırma Görevlisi Serkan Taşkent, CHP Sakarya İl Başkanı Ayça Taşkent`in oğlu” da vardı.
CHP İl Başkan’ı Ayça Taşkent’in oğlu Serkan Taşkent, imzaladığı sözde bildirgede Türkiye Cumhuriyeti katliam, sürgün ve kıyım yapmakla suçlanıyordu.
Yine bu sözde bildirgede Türkiye Cumhuriyeti’nin kayıtsız şartsız PKK terör örgütü ile masaya oturup, anlaşması önenirken Türkiye Cumhuriyeti devleti de aleni olarak tehdit ediliyordu.
PKK yanlısı bildiriye imza atan SAÜ Araştırma Görevlisi Serkan Taşkent, önceki gün “PKK veya PKK’nın taşeronu örgütler” tarafından yapıldığı yönünde “ciddi deliller” bulunan Ankara’da ki bombalı terörist saldırı ve saldırı sonrası 37 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ve 125 kişinin de yaralanması hakkında ne düşünüyor?
Kurstan çıkan, otobüs bekleyen, maçtan dönen, pazar gezmesinde olan, taksisinde ekmek parasının peşinde koşan “masum ve sivil vatandaşların PKK terör örgütü tarafından şehit edilmesi katliam ve bir terörist saldırı değil mi?”
Kızılay saldırısının kurbanlarından güvenlik görevlisi Murat Gül, üniversite öğrencileri Feyza Acısu, Berkay Baş, Ozancan Akkuş, Kerim Sağlam, Elif Gizem Akkaya, Elvin Buğra Arslan, Nusrettin Can ve Zeynep Başak Gülsoy ile 16 yaşındaki Liseli Destina Peri Parlak ve Mehmet Emre Çakar, 18 yaşında ki sporcu DorukhanYusuf Özdemir, çaycı Eyüp Ensar Ulaş, taksici Turgay Bulut ve Songül Bektaş’ın karnında ki 6.5 aylık ceninin yaşamını yitirmesini “PKK destekçisi sözde bildiriye imza atan Serkan Taşkent kınadı mı?”
Ankara Kızılay saldırısı Türk milletinin tümüne yapılan bir saldırıdır.
Sözde akademisyen Serkan Taşkent PKK, DHKP-C, MLKP gibi terör örgütlerinin Türk devleti ve milletine karşı ittifak yaparak saldırma kararı almasını da kınamadı.
Son Ankara saldırı ile PKK’nın gerçek yüzünü bir kez daha görürken PKK destekçisi bildiriye imza atan ve PKK’yı masum göstermeye çalışan Serkan Taşkent’in hala “devletten maaş alarak SAÜ’de Araştırma Görevlisi olması” kanımıza dokunuyor.
SAÜ Rektörü Muzaffer Elmas, Serkan Taşkent’i artık kolundan tutup üniversiteden atmalıdır.
Yine cumhuriyeti kuran parti olan “CHP’nin il başkanı olan Ayça Taşkent’in, PKK yanlısı bildiriye imza atan oğlu Serkan Taşkent’i kınamaması, eleştirmemesi ve lal kesilmesi Sakaryalı CHP’lileri üzmüyor mu?”
Açılım sürecinde akil adamlara karşı ellerinde Türk bayrakları ile Elmas Oteli basan CHP’liler neden “Ayça Taşkent’in istifasını istemiyorlar.?”
“Hızla HDP’leşen CHP il binasına, ulusalcı CHP’liler Türk bayrağı asmak için daha neyi bekliyorlar.”
