Bizans İmparatoru 1'inci Justinianus tarafından 559 yılında yaptırılan ve 'Beşköprü' diye bilinen Justinianus Köprüsü gizemini koruyor. 429 metre uzunluğunda, 10 metre genişliğinde olan köprünün üzerinde 12 kemer gözü ve ucunda da 11 metre yüksekliğinde 9 metre genişliğinde apsis bulunuyor. 29 MİLYON LİRAYA MAL OLACAK Türkiye'de ayakta duran en eski yapıtlardan biri olan Justinianus Köprüsü, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Serdivan Belediyesi'nin birlikte 4 ay önce yaptığı başvuru sonrası UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne girdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü, tarihi köprünün kültür turizmine kazandırılması için 29 milyon TL'ye mal olacak restorasyon projesi hazırladı 23 yıl önce onarılarak trafiğe kapatılan köprü, 900 gün sürecek proje sonunda 'Arkeopark' haline getirilecek. Etrafı ışıklandırılacak yapının üzerinde vatandaşların vakit geçirebilmesi için sosyal alanlarla bilgi ve tanıtım alanları oluşturulacak. RESTORASYON BAŞLADI Justinianus Köprüsü üzerindeki restorasyon, kazı çalışmasıyla başladı. Bakanlık tarafından görevlendirilen arkeologlar gözetiminde köprünün altında, çevresinde ve doğu ucundaki 11 metre yükseklikteki apsisin çevresinde başlatılan kazı, tarihe ışık tutacak. Bu kazılar sonucunda, altından herhangi bir akarsu geçmeyen köprünün yüzlerce yıl önce ne amaçla yapıldığı sorusu cevap bulacak. TÜM BİLİNMEYENLER GÜN YÜZÜNE ÇIKACAK Çizilen resimlerde, batı ucunda bulunan zafer takının bugüne ulaşmadığı bilinen köprüde, yıllar içinde ortadan kaybolan, toprağa karışan tüm parçalar, kazılarda ortaya çıkacak. Yer altından çıkacak hazine değerindeki her parça, arkeolojik incelemeden geçecek. Tüm bu çalışmaların sonucunda, bir zamanlar altından Sakarya Nehri'nin aktığı, ancak nehir yatağının değişmesi sonucu açıkta kaldığı rivayet edilen köprüyle ilgili tüm bilinmeyenler gün yüzüne çıkacak. MERAK UYANDIRAN KALINTI Çalışmalar sırasında yerin birkaç metre derinliğinde bir sütun başlığına ulaşıldı. Üzerinde haç işareti işlemesi olan yaklaşık yarım metre genişliğindeki taş başlık, incelenmek üzere Sakarya Müzesi'ne götürüldü. Bu kalıntı, arkeoloji dünyası ve tarihçiler arasında merak uyandırdı. Sütunun köprünün hangi bölümünden koptuğu ve ne anlama geldiği konusunda araştırma yapıldığı belirtildi.