APEK eski başkanı Ayhan Alişan, önceki gün bir yerel gazeteye yaptığı açıklamalarda Şeker Fabrikası’nın çiftçinin elinden çıkması ve Bank Asya tarafından el konulmasının sorumlusunun AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün olduğunu iddia etti.
APEK Kongresi’ni kaybetmesini Üstün’e bağlayan Alişan Şeker Fabrikası’na kesilen kaçak şeker cezaları, şeker kotaları ve fabrikanın kötü yönetilmesinin de sorumlusu olarak Üstün’ü gösterdi. Alişan neredeyse ayağına taş takılsa suçlusu olarak Üstün’ü görecek kıvamda.
Alişan’ın yaptığı bu açıklamalar ve suçlamalar karşısında şok olmadık. Çünkü Alişan bu tür açıklama ve suçlamaları yıllardır yapıyor. Müsrif tüccar gibi sürekli eski defterleri karıştıran Alişan’ın daha önceki açıklama ve hakaretlerini yargıya taşıyan Milletvekili Üstün 2009 yılında, Alişan’a karşı açtığı tazminat davasını kazanmıştı. Alişan’ın cezası ertelenmişti.
Alişan, Üstün hakkında mahkeme kaybettiği, yani hukuk tarafından gerçek olmadığı ortaya konan suçlamalarını bir kez daha tekrarladı.
Alişan eski açıklamalarının itibar görmeyeceğini düşünerek olsa gerek sansasyonel bir çıkış yapma ihtiyacıyla Milletvekili Üstün’ün Bylock kullandığını iddia etti. Kendisine bu bilgiyi üst düzey bir devlet yetkilisinin verdiğini de sözlerini ekledi.
Alişan, Üstün’ü 2008 yıllarında yaşanan olaylar için suçlarken bu yıllar da Bylock diye bir yazılım henüz icat edilmemişti. FETÖ terör örgütü üyelerinin gizli yazışma aracı olarak kullandığı Bylock adlı yazılım kamuoyuna yansıyan bilgilere göre ise Bylock anahtar kelimesiyle yapılan aramaların Google’da Ocak 2014 itibariyle başladığı, Eylül 2014‘de ise bu aramaların zirveye ulaştığı görülüyor. Yine Hürriyet Gazetesi’nin New York’ta ulaştığı ve ayrıntılı görüşlerini aldığı Bylock’un patent sahibi David Keynes de, ByLock’u tasarlayan Tilki lakaplı eski ev arkadaşının, 3 Aralık 2013’te programı App Store’a koyabilmek için kendisinden kredi kartını istediğini açıklamıştı. Keynes röportajda bu tarihten yana da patentin kendi üzerinde olduğunu anlatmıştı. Bu bilgiler ışığında Alişan’ın iddiasının asılsız çıktığını, yani üfürdüğünü söyleyebiliriz. Alişan’ın iddialarının gerçek olmadığı, yalancının mumu yatsıya kadar yanar sözü kadar kısa zamanda anlaşıldı.
Üstün’e Yapılan Algı Operasyonunun Arkasında Bir Üst Akıl mı Var?
Alişan’ın daha önce bağımsız yargı tarafından gerçek olmadığı ortaya konan iddialarını ciddiye almazken bir süredir bazı gazete ve gazeteciler, MHP İl Başkan’ı Levent Bülbül ve MHP Sakarya Milletvekili Zihni Açba’nın aynı kalem ve ağızdan çıkmışçasına Milletvekili Üstün’e karşı algı operasyonu yapmalarının altında ne yatıyor? AK Parti içinde FETÖ’cü olmadığının düşünülmesinin safdillik olacağı ve FETÖ’cülerin partiden ayıklanmasını isteyen, Şeker Fabrikası’nın FETÖ terör örgütü tarafından kurulan kumpasla çiftçinin elinden çıktığını belirten ve Sakarya’da FETÖ’cülerin Beton Operasyonu gibi birçok olayın arkasında olduğunu ifade eden, 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında ilk Kent Meydanı’na çıkan ve darbeye karşı direnen Üstün hakkında FETÖ ile ilişki nasıl kurulabilir veya ima edilebilir?
Şeker Fabrikası üzerinden farklı grup ve isimlerce aynı kalem ve ağızdan çıkan benzer iddialarla Üstün’e karşı bir algı operasyonu yapılması bu olayın arkasında bir üst akıl olabileceği sorusunu akla getirmiyor değil.
