CHP Sakarya`da 14 büyük kurultay delegesinden 10’u olağanüstü kongrenin toplanması için imza verdiler.
Olağanüstü kurultay çağrısı yapan Nalan Yedekçi, Deniz Melek Başoğlu,Nurhan Aydın, Reyhan Doğan, Ecevit Keleş, Yalçın Ekşioğlu, Ziya Yalın, Atilla Zeytinolu ve Erdoğan Isır CHP’nin seçimlerden hezimetle çıktığını öne sürerek olağanüstü kurultay istiyorlar.
CHP’yi başarısızlıkla suçlayan bu isimlerin “1 Kasım Seçimleri’nde CHP’ye bir katkısı oldu mu?”
Bu isimler arasındaErdoğan Isır haricindekileri CHP’nin bir seçim çalışmasında göreniniz var mı?
Bu isimler, herhangi bir genel başkan değişiminde kendilerine “siyasi bir güç” ve “pozisyon kazanma” derdindeler.
Yine bu isimlerin bir başka dertleri de “CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç’u yerinden etme” uğraşıdır.
Özkoç’un 2011’de aday olması sonrası CHP Sakarya’dan 34 yıl sonra milletvekili çıkarabildi.
Özkoç’un liderliğinde girilen üç seçimde CHP, yüzde 14-15 seviyesinde bir oy aldı.
Yine Özkoç’un liderliğinde gidilen 2011 ve 1 Kasım Seçimleri’nde CHP Sakarya’da ana muhalefet partisi konumuna yükseldi.
Özkoç’un milletvekili olması ile artık CHP’nin Sakarya’da milletvekili çıkaracak bir kemik oya ve tabana ulaştığını söyleyebiliriz.
“Özkoç öncesi CHP’nin Sakarya’da ki oy oranı ise yüzde 9’du.”
Özkoç karizması ve liderliği ile partisine yüzde 4-5 puan oy getirmeyi başarabilen bir isim.
Özkoç’un aday olmaması halinde CHP Sakarya’dan milletvekili çıkaramaz ve ancak yüzde 10 seviyelerinde bir oy alabilir.
1 Kasım Seçimleri sonrası Sakarya’da, CHP’nin olağanüstü kongreye gitmesi için imza toplayan isimler aynı zamanda da olağan ilçe ve il kongrelerine hazırlanıyorlar.
Bu isimlerin liderliğini ise “Selçuk Gedikli” yapıyor.
CHP Sakarya içinde ki “hizipçilerin” liderliğini yapan Gedikli, 2012 yılında yapılan il kongresinde olduğu gibi parti içinde ki farklı hesaptaki isimleri çevresine toplayarak Özkoç’un Sakarya’da ki etkinliğini kırmak istiyor.
Özkoç’un desteklediği listeyi, bir önce ki seçimde olduğu gibi mağlup ederek delege gücünü ele geçirmek istiyor.
Şu an görülen tabloya göre mevcut il yönetimi ve Özkoç’a karşı olan gruplar, iş birliği oluşturmuş durumdalar.
Olağan ilçe ve il kongresinde Özkoç’un desteklediği listelere karşı kazanmaları durumunda CHP’yi 2012 il kongresi sonrası olduğu gibi bir “kaos” ve “kavga” bekliyor.
CHP Sakarya’da, “hiziplerin” ve “kliklerin” kontrolüne geçecek.
Kısaca CHP ve CHP’liler için her şey bu günkünden daha kötü olacak.
İnce, Fevzioğlu ve Oran Kılıçdaroğlu’nun yerini doldurabilecek isimler mi?
1 Kasım Seçimleri sonrası CHP’nin oyları yarım puan artmasına rağmen “olağanüstü kongre” çalışmaları başladı.
CHP 7 Haziran ve 1 Kasım Seçimleri’nden başarıyla çıkmadı.
CHP’nin Paralel Yapı, Doğan Grubu, HDP ve PKK’nın “peşine takılması” ve bu güçlerle birlikte” hareket etmesi” mutlaka tartışılmalıdır.
Siyaset üreten bir parti olmak yerine sürekli kaostan beslenmeye çalışan ve bazı odakların proje partisi görünümü vermesi mutlaka “sorgulanmalıdır.”
Neden oylarımız artmıyor ve iktidar alternatifi haline gelemiyoruz soruları “cevap bulmalıdır.”
CHP kendisine “yeni bir yön” bulmalı.
Yeni bir anlayış, zihniyet ve siyaset yapma şekli partiye hâkim olmalıdır.
Kısaca CHP’de asıl mesele liderlik meselesinden daha çok ideolojik meseledir.
Ne Kemalist-Laik söylem, ne de sağcılaşma ve AK Parti düşmanlığı CHP’yi “iktidar alternatifi” bir parti haline getiremedi.
CHP’de belki de en az sorun liderlik konusunda.
“Ne kadar tartışılsa da Kemal Kılıçdaroğlu CHP’yi yüzde 25’ler seviyesine taşımayı başarmıştır.”
Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığından önce CHP, ancak yüzde 20’ler seviyesinde bir oya sahipti.
Bu beş puanlık artışta CHP’nin, Kürt ve Alevi kökenli vatandaşlarımızdan aldığı oylar etkili.
“Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıktan ayrılması halinde CHP ancak yüzde 20’ler seviyesinde bir oy alabilir.”
Öte yandan CHP’yi iktidara taşıyacağı iddiası ile genel başkanlığa aday olan “Muharrem İnce” kendi ili olan Yalova’da bile seçim kazanamayan ve Ramazan Ayı’nda elinde bira şişeleri ile dolaşan bir isim.
AK Parti, Yalova’da CHP’ye yüzde 18 gibi ezici bir üstünlük sağladı.
1 Kasım Seçimleri’nde milletvekili adayı gösterilmeyen “Umut Oran’ın” ise CHP içinde ciddi bir karşılığı yok.
Ayrıca Paralel Yapı ile yakınlığı da söz konusu.
Türkiye Barolar Birliği Başkan’ı “Metin Fevzioğlu” ise sadece sıkı bir Ulusalcı- Kemalist.
Söylemleri Doğu Perinçek’in Vatan Partisi ile paralellik gösteriyor.
Bu söylemlerin karşılığı ise Türkiye’de yüzde 20’nin altı.
Ne Muharrem İnce ne Metin Fevzioğlu ne de Umut Oran Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerini doldurabilecek isimler değiller.
