Mart Kültür Sanat Etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. Sadettin Ökten, “Bir insan ya mümin ya münkirdir. İkisi beraber olamaz. Yememiz, içmemiz, konuşmamız hepsinin arkasında bir kültür ve değerler sistemi vardır. Medeniyet tasavvuru bir kimliktir. Kimliksiz insanların toplumlarda yaşama şansı yoktur” dedi. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Mart Kültür Sanat Etkinlikleri kapsamında Prof. Dr. Sadettin Ökten tarafından bir konferans düzenlendi. AKM’de gerçekleşen konferansta Ökten, Sakaryalılara ‘Medeniyet Tasavvurumuz ve Gençlik’ hakkında bilgi verdi. Tatmin kalbi bir duygudur Medeniyet Tasavvurunda tatminin önemine değinen Prof. Dr. Sadettin Ökten, “Medeniyet tasavvurunda tatmin önemli bir yer tutar. Tatmin kalbin rahata kavuşması, doygunluğa erişmesidir. İçgüdü, akıl, duygu ve vicdan zamana ve zemine bağlı olmayan felsefi soruları insanın kendisine sorması ve cevap bulamaması neticesinde tatmin olmaz. En temel felsefi soru ‘Ben bu dünyada ne için varım?’ sorusudur. Aklımız ne diyor diye düşündüğümüz her zaman ölümle çatışırız. Tatmin kalbi bir duygudur. Çok büyük yoklukta olsanız bile kalben mutlu olabilmeniz mümkündür. Ölüm, kader, varlık, hayatın gayesi, ahlak, bilgi ve estetik sorularına cevap arar herkes. Bu sorulara cevap bulan insan mutmain olur” diye konuştu. Topluma hedef gerekir Toplumda hedef mecburiyeti olması gerektiğini söyleyen Ökten, “İnsan toplumsal bir varlıktır. İnsan seçer, değiştirir ve terkip yapar. Bunlar diğer varlıklarda yoktur. Toplum bazen geçimden vazgeçip huzuru tercih eder. Böyle bir topluma hedef gerekir. Toplum böylece sinerjiye kavuşur ve tek bir hedefe koşar. Her topluma bir hedef göstermek mecburiyeti vardır. Bireyin evrensel sorularına cevap veren ve topluma hedef gösteren kavrama biz medeniyet tasavvuru diyoruz. Medeniyet tasavvurunu anlamak, içselleştirmek ve ona inanmak gerekir. İnsan inanmadığı bir şeyi yapmak zorunda kalırsa en büyük işkenceye maruz kalmış olur” diye belirtti. Kültür değerler sisteminin dışa yansımasıdır Değerler sistemini anlatan Ökten, “Her medeniyet tasavvuru yapıları ve yapımları ile insan üzerinde görünür hale gelir. Maddi refah ve maddi üstünlük hiçbir zaman manevi ezikliğin üzerine çıkamaz. İnsanın iç dünyası her zaman başkadır. Neticede kültür dediğimiz olay değerler sisteminin dışa yansımasıdır. Değerler sistemindeki kurallara göre davranırsanız davranışlarınız da bunlarla çelişmez. Bir insan ya mümin ya münkirdir. İkisi beraber olamaz. Yememiz, içmemiz, konuşmamız hepsinin arkasında bir kültür ve değerler sistemi vardır. Medeniyet tasavvuru bir kimliktir. Kimliksiz insanların toplumlarda yaşama şansı yoktur” ifadelerini kullandı.