Baro Başkan’ı seçilmesi ardından “enteresan” siyasi çıkışları ile gündeme gelen Zafer Kazan, Paralel Yapı’nın “Twitter fenomeni Fuat Avni’ye” özenerek Serdivan’da iki çuval dolusu oy pusulasının çalındığı iddiasını kesin bilgi şeklinde sosyal medya da paylaşması sonrası, deyim yerindeyse tekerleği patlattı!

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı soruşturma sonrası Kazan, iddiasının yalan olduğunun ortaya çıkması üzerine kamuoyu nezdinde baro başkanlığı “meşruiyetini” kaybederek “yalnızlaştı.”

Kamuoyu tarafından provokasyon yapmakla suçlandı.

Enteresan siyasi çıkışları sonrası siyasete soyunduğu konuşulan Kazan’ın, uğradığı bu “yol kazası” sonrası bir “imaj” ve “piar” çalışmasına ihtiyacı vardı.

Görünen o ki Kazan’ın piar çalışmasını ulusalcı gazeteci Sezai Matur ve Mustafa Kaya üstlenmişler.

İmaj yenilemek isteyen Kazan, Matur’un sürekli gündeme getirdiği yüksek gerilim hattı altına yapılan Erenler Trafik Parkı’nı hedef aldı.

Yüksek gerilim hattının kanser yaydığını iddia eden Kazan, konuyu mahkemeye taşıdı.

Kazan’a imaj yenileme konusunda yardım eden Matur ve Kaya, Kazan’ı yüksek gerilim hatlarından gezdirmek yerine daha yaratıcı olabilirler.

Oysaki imaj yenileme konusunda Kazan’da “malzeme” çok.

Örneğin Kazan, baro bünyesinde bir Türk Halk Müziği Korosu kurdu.

Koro zaman zaman türkü konserleri düzenliyor.

Bu konserler de sahne alan Kazan’da “yanık türküler” söylüyor.

İnanmayan Youtube’den Kazan’ın yanık türkülerini dinleyebilirler.

“El Vurup Yaremi İncitme Tabip” adlı türküyü söylerken Kazan’ın performansı “parmak ısıtıyor.”

Kazan, sahne performansı ile “değme türkücülere” taş çıkartıyor.

Matur ve Kaya bu konuda HDP Eş Başkan’ı Selahaddin Demirtaş’ı “parlatma” ve “cilalama” görevini üstlenen Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan ve Ertuğrul Özkök’ü kendilerine örnek alsınlar.

Ahmet Hakan, elinden kanlar damlayan Demirtaş’ı canlı yayında saz çaldırıp, okuttuğu türkülerle bir anda “Nişantaşı” ve “Cihangir’in“starı” yapmayı başarmadı mı?

Çaldığı saz ve okuduğu türküler sonrası Demirtaş; Kemalist solcuların, romantik komüncülerin, Kürt düşmanı ulusalcıların, kaygılı liberallerin, beyaz Türkler’in ve paralelcilerin “selocanı” olmadı mı?

Baro Başkan’ı Kazan’ın, saz çalıp çalamadığını bilmiyorum.

Fakat bu büyük bir eksiklikte sayılmaz.

Demirtaş yanık sesi ile türkü söylerken sadece kafa sallıyor.

Sesi de Kazan’ın yanında kötü sayılır.

Kazan öyle mi ama?

Kazan türkü söylerken her yerini oynatıyor.

O ne ritim tutma.

Salınıyor adeta.

Hele Yeşilçam Jönü Tarık Akan gibi uzun saçlarını sallaması karşısında “mest” oluyoruz.

Kendimizden geçip, “gaza gelerek” neredeyse tempo tutacağız.

Bence Kazan, sahne performansı ile Demirtaş’a bin basar.

Elde böyle bir potansiyel varken Matur ve Kaya ellerini çabuk tutmaları gerekir.


Yine örneğin Kaya, Kazan sucuklu yumurta pişirirken bir “Pazar kahvaltısında” Kazan’la buluşup çanak sorularla röportaj yapabilir.

Hiç şüphesiz ki “önlüklü” ve elinde “sucuklu yumurta tavası” ile Kazan, bütün Sakaryalıların gönlünü çalacaktır.

Gerçi Kaya, sucuklu yumurtayı löpletirken kolesterolünü patlatabilir.

Olsun, Kazan’a piar konusunda bir Mustafa Kaya feda olsa çok mu?

Hatta Kazan’a piar konusunda Yenihaber Gazetesi’nin “ilişki danışmanı” Mustafa Topkara’da topa girmeli.

Mesela Topkara, Kazan’a Sakarya’nın “marjinalleri” gaylar ve lezbiyenlerin hali ne olacak halli serzenişlerde de bulunabilir.

Kazan’ın mutlaka bu konuda da bir fikri vardır.

Twitter: @huseyinozcelik