CHP’nin üst aklı 7 Haziran akşamında çok pişman olacak. O pişmanlığı anladığında da işten geçmiş, Başbakan Ahmet Davutoğlu çoktan balkon konuşmasını yarılamış olacak!

Bu CHP çok acayip bir parti, seçmeni değil ama yöneticileri çok farklı bambaşka insanlar! CHP’yi yönetenlerin özellikle Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun içinde bulunduğu hayal dünyasına akıl erdirebilmek imkansız! O dünyaya girmek için normal seyrinde devam eden bir düşünce sisteminiz varsa yetersiz kalacaktır emin olun…

7 Haziran seçimlerine 53 gün kalmış, CHP seçim kazanabilmek ümidiyle millette zerre karşılığı olmayan saçma ve bir o kadar da aşağılayıcı bir reklam filmiyle karşımıza çıktı!

İçinde “Alkışlıyoruz” gibi ne olduğu belli olmayan güdük aksiyonları barındıran bu reklam filminde başörtülü vatandaşlarımız bir kez daha ikinci sınıf muameleye layık görüldü! CHP özünden bakarsak bu ve benzer düşünce yapısı zaten CHP fikrinin ana temasını oluşturuyor. “Çok şaşırdık” falan gibi inanılması güç kelimeleri ziyan etmeye gerek yok!

CHP’nin yaptırdığı ve başörtülüleri sadece belli bir alana dahilmiş gibi gösterdiği reklam filmi asla kabul edilemez ve geçiştirilemez!

CHP’nin büyük ümitlerle hazırlattığı ve 7 Haziran seçimlerini hedef aldığı reklam kampanyasında asıl gayeyi de net biçimde gördük, ama tekrar ediyorum hayal kırıklığına uğramadık. O reklam filminde 10 ayrı sektörde çalışma ortamları gösterildi. Gösterilen ortamlarda başörtülüler konfeksiyon atölyesinde ve tarlada işçi olarak gösterildiler.

Aynı reklam filminde bayan kuaföründe, adalet sarayında, ofis ortamında, kapalı çarşı ve meydanda toplanan insanlar arasında hiçbir kadın başörtülü olarak gösterilmedi!

Ali Taran’ın CHP için hazırladığı o reklam filmi ilk kez CHP’nin Kartal mitinginde izletildi. Özgürlük vurgusu da yapılan, akıldan uzak tanıtım videosunda başörtülü hanımların icra ettikleri meslekleri itibari ile kamusal alandan kesin bir şekilde dışlanması Türkiye’de gündem oldu. CHP’nin başörtüsüne olan bakış açısının geçen yıllara rağmen asla değişmediğini görmemiz açısından önemli bir belge olarak tarihteki yerini aldı! Bir kez daha anladık ve tasdik ettik ki CHP’de 28 Şubat kafa yapısı hiçbir eksilme ve yıpranma göstermeden aynen devam ediyor!

* * *

CHP bu reklam filmiyle mi Sakaryalılar’ın karşısına çıkıp oy isteyecek acaba? Bu konuda ciddi merakım var! O reklam filminde aslında bağıra çağıra işlenen şudur: “Ey başörtülüler, tamam sizi de kucaklıyoruz(!) ama lütfen kamusal alanlardan uzak durun! Bağınız, bahçeniz, tarlanız, konfeksiyon atölyeleriniz sizin olsun. Ama Adalet Sarayları, ofisler, çarşılar ve meydanlarımıza gelmeyin. Çünkü biz sizi oralara layık görmüyoruz!” İşte meselenin özü tam da burada, hem başlıyor hem de bitiyor!

* * *

Ne Sakarya’da ne de Türkiye’nin başka bölgelerinde CHP’ye oy vermeyi düşünen mütedeyyin ve başörtülü vatandaşlarımız bu ayrıma ve oyuna gelmeyecektir. Bunu beklemek 13 yıllık acı tecrübeden sonra büyük saflık olur. Sakarya’da bu reklamı izleyen başörtülüler CHP hakkında nasıl bir intiba geliştirebilirler acaba? Bunu sorgulamaya gerek bile görmüyorum. Başörtülü kesimi dar ve niteliksiz bir alanın değişmeyecek baş aktörü gibi sunanlar sandıklardan çıkacak olan büyük hayal kırıklığını da şimdiden kabullenmişlerdir!

ŞEHİT SAVCI CHP’NİN GÜNDEMİNE GİREMEDİ!

31 Mart günü Türkiye kalleş, hain ve kahpe bir terör saldırısında Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit verdi. O günden bugüne tam 13 gün geçti. Tüm Türkiye şehit savcısına ağlarken atama ile göreve gelen CHP Sakaya İl Başkanı Ayça Taşkent’ten bir tek satır mesaj göremedik!

Taşkent Savcının şehit edildiği o gün yaşanan elektrik kesintisiyle ilgili olarak: “Su yok, elektrik yok.. Bunun bir bedeli olmalı.. Belki yol, su, elektrik olarak döner size...” diye ne idüğü belli olmaya bir tweet attı. O günden bugüne bekledim belki bir taziye mesajı yayınlar veya Şehit Savcı ile ilgili bir basın açıklaması yapar diye! Ancak Taşkent bu elim olayı kelimenin tam anlamıyla yok saydı, tek bir kelime dahi bahsetmedi!

Genel Başkanlarının teröriste “Terörist” diyemediği CHP’nin atama ile gelen il başkanından, Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz ve terör örgütü ile ilgili bir açıklama beklemek bütün iyi niyetimize rağmen açık bir hümanistlik olurdu farkındayım. Yapmayacağını bile bile yine de bekledik…

Milletin savcısı şehit edildiğinde tepki gösteremeyen, bir taziye mesajı, bir tweet, bir basın açıklaması yayınlayamayan CHP Sakarya İl Başkanı Ayça Taşkent emin olsun ki bunun da bir bedeli var! O bedeli de 7 Haziran akşamı çok acı olarak yaşayacak…

NOT: Şehit Savcımız Mehmet Selim Kiraz ve terör örgütü ile ilgili, CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç ve CHP Sakarya İl Kadın Kolları Başkanı Füsun Çetin de herhangi bir mesaj, açıklama, taziye veya kınama yayınlamadılar…

İletişim: [email protected] /www.twitter.com/gazetecibo