AK Parti iktidarının en başarılı olduğu alan nedir sorusuna cevap bulmak için bir çalışma yapılsa, cevabın ne olacağını tahmin etmek pek zor olmasa gerek.
Eğitim, sağlık, duble yollar, ekonomi…
Öyle ki, AK Parti’ye siyasi olarak muhalif olanların dahi takdirini kazanan çalışmalardan söz ediyoruz.
Hiç kimse, körü körüne muhalefet edenler müstesna, AK Parti’nin sağlık alanında yürüttüğü çalışmaları yok sayamaz.
Tabii ki sağlık alanında da bazı eksiklikler olabilir. Bundan söz etmiyorum. ‘Sağlıkta hiç kusur yoktur, her şey mükemmeldir, eksiksizdir dememiz’ akla mantığa aykırı.
Ancak Türkiye’nin dört bir yanında sağlık alanında yapılan dev yatırımlar…
İlaç fiyatlarında yaşanan büyük indirimler…
Gelişmiş ülke standartlarında inşa edilen hastaneler…
İlçelere yapılan sağlık yatırımları…
Ve bu alanda vatandaşın ihtiyaçlarını, belli bir kalitede karşılayan sağlık alanında Türkiye’ye çağ atlatan onlarca hizmet…
Türkiye genelinde sağlık alanında yürütülen çalışmalardan Sakarya’da belli bir düzeyde nasibini aldı ve almaya devam ediyor.
Sakarya’da sağlık alanında yapılan icraatları sayacak değiliz. Bu konunun detaylarını merak edenler internetten bu yatırımlara rahatlıkla ulaşabilirler.
Hal böyleyken, Sakarya’da sağlık alanında bunca yatırım yapılmışken neden sürekli Sakarya’da sağlık alanında bir kaos görüntüsü oluşturulmaya çalışılıyor anlaşılır değil.
İnsanın olduğu yerde elbette sorunsuz ve eksiksiz bir iş olamaz. Bu hayatın doğasına aykırı.
Sağlıkta güzel işler yapıldıysa bu elbet sorun olmadığı anlamına gelmiyor. Böyle bir iddiada bulunamayız.
Ancak her defasında bazı olağan sorunları büyüterek, sağlıkta yapılan tüm işleri değersizleştirmek ve bunun üzerinden AK Parti’ye karşı düşmanca bir saldırı içerisinde olmak pek masum görünmüyor.
Ortada bir sorun varsa bu sorun görmezden gelmek elbette doğru değil. Tabii ki sorunun çözümü için konuyu gündeme taşımak ve çözüm üretilmesi için siyasi iradeyi sıkıştırmak demokratik bir haktır ve normaldir. Bunda da bir sorun yok. Burada arızalı nokta bunu siyasi bir kavganın meselesi haline getirmektir.
Tekrarlayalım;
Sağlık sektörü çok büyük bir alan. Sorunlar olabilir, tekrarlanmaması şartıyla onarıma gidilebilir.
Yatırımların da devam ettiğini görürken, böylesine insan hayatına yakinen temas eden bir alanda siyasi kavga yapmak doğru değil.
Sakarya’da sağlık alanında yaşanan bir diğer sorunlu nokta ise, şu anda Sakarya’da sağlık alanında yetkili olan isim Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Hasan Sağlam’ın hareket alanının bir türlü genişletilememesidir.
Sağlam’ın kendi ekibini dahi kuramaması modern yönetim açısından sorundur. Böyle bir tarz 2014 yılında kabul edilir değildir.
Madem Hasan Sağlam’a güvenildi ve bu göreve getirildi o zaman Sağlam’ın kendi ekibini kurması ve bazı kararları kendisinin alması kadar olağan bir şey olamaz.
Eğer siz Sağlam’ın aldığı kararları uygulamasına izin vermezseniz ya da Sağlam’ın istediği ekibi kurmasına müsaade etmezseniz o zaman Sağlam’ı neden bu göreve getirdiniz?
İşte bunlar hep eski alışkanlıklar. Eski Türkiye’ye has taşralı hareketler. Bırakın Genel Sekreter kimle çalışacaksa çalışsın biz onun icraatlarını o zaman değerlendirelim.
Bu işin kuralı her yerde budur. Yetki verdiğiniz kişiye güvenir onun göstereceği performansı değerlendirirsiniz.
Avrupa’da 30 yaşında gençler Bakanlık yapıyor, devlet yönetiyor. Biz burada Hasan Sağlam gibi nitelikli bir ismin sağlığı yönetmesine izin vermiyoruz. Bu çok anlamsız ve eskimiş bir davranıştır.
Doğru olan, işi ehline vermek ve performans alanını genişleterek yaptıklarına bakmaktır.
