17 Aralık tarihinden itibaren taşlar terinden adeta fırladı ve bu taşları tutmak hayli zorlaştı…
Taşlar zamanla yerine oturur diyoruz ancak görünen o ki bu taşlar yerine biraz zor oturur…
Siyasi İslam çöktü diyenlere meydan açıldı ve Siyasi İslam ya da ileri demokrasi dediğimiz açılımın dahi altına dinamit koyulmaya çalışılıyor…
Çevremizde, yakın arkadaşlarımız arasında bile görüş farklılıkları hatta daha da ileri gidelim karı koca arasında da cemaat- ak parti tartışmalarını belki de boşanmalarını göreceğiz…
Siyasi arenada kalması gereken tartışmalar evlere kadar girdi…
Kardeşler arasında dahi görüş farklılıkları oluştu ve kimse geri adım atma niyetinde değil…
Cemaate göre Başbakan Erdoğan derin bir yapılanmanın içinde ve yönlendiriliyor…
Danışmanları tarafından istikamet saptırılıyor ve yanlış adım attırılıyor…
Hırsızlıklar diz boyu ve bu hırsızlıkların üstü kapatılarak yok saydırılıyor…
Hükümet bütün bu olaylardan sıyrılmak için devletin bütün kurumlarının taşlarını yerinden oynatarak atama ve görevden alma operasyonları yapıyor…
Yani cemaate yakın olan kim varsa yetki budamasından geçiyor…
Ve bunun karşısında da cemaat boş durmuyor, hükümeti zora sokacak bütün adımları hiç çekinmeden atama cesareti gösteriyor…
Hükümet tarafından da bakıldığında devlet içinde paralel yapının varlığından bahsediyor ve devlet içinde devlet kurmak isteyen her kim olursa olsun yol verilmeyeceğini, aksine bu yapının ortadan kalkması için gereken ne varsa yapılacağı açık bir şekilde ifade ediliyor…
17 Aralıkta yapılan operasyonun hükümete karşı yapıldığını sağır sultan bile duydu…
!7 Aralık sonrasında ki gelişmeler de yine hükümetin elini zayıflatmak ve yolsuzluk algısı yaratılarak beklide hükümet olmaktan çekilmesini sağlamaktı…
28 Şubat hadiseleri geliyor aklıma…
Hürriyet Gazetesinde “Beceremediniz. Çekilin” diye bir manşet haber vardı. Rahmetli Erbakan hocaya çekilin diyen, beceremedi diyen emekli vaiz Fedhullah Gülen di…
Aynen bu gün olduğu gibi…
Erbakan hoca “cemaat yoktur ümmet vardır” diyerek görüşünü ortaya koymuş ve bu düşüncenin hayata geçmesi için mücadele etmiştir…
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç “17 Aralıkta anladık ki Erbakan hocam haklı çıktı” demiş ve Erbakan hocanın Gülen cemaati ile oy için ya da başka başka düşünceler için ikili ilişkilere girmediğini belirtmiştir…
Yazık oluyor dedik…
Evet görüş ayrılığı evlere kadar girdi…
Bu güne kadar dini hizmetlerde bulunduğuna inandığımız Hizmet harekatı meğer siyasi bir yapının tam içindeymiş…
Hep beraber yanıldık…
