Başkan Genç, "Bölgemizde belli bir rakımın üstünde bulunan yerlerde don etkisi görüldü. Ancak bizi en çok etkileyen kuraklık koşulları, fındığın yeterli suyu alamamasına ve dolayısıyla içini dolduramayacak kadar zayıf kalmasına neden oldu. Ayrıca, kahverengi kokarca zararlısının fındıklarda çürük yapması, hem ürünün randımanında hem de kalitesinde büyük kayıplara yol açtı. Bu durum, rekolte düşüşüne neden oldu,” ifadelerini kullandı.

Açıklamasının devamında Avrupa Birliği’ne kuru meyve ihracatı kapsamında işlenmiş fındık için belirli bir düzeyde analiz zorunluluğu olduğunu belirten Başkan Genç, “İhracat süreçlerinde fındık için belirli bir miktarda ürün kalitesinin belgelenmesi zorunlu. Ancak iç piyasada da firmaların alış ve satışlarda temkinli davranması gerekiyor. Üretimde yaşanan bu olumsuzluklar, kaliteyi doğrudan etkiliyor; bu nedenle analiz ve kontrol mekanizmalarını güçlendirmek büyük önem taşıyor” dedi.

Başkan Genç, firmaların hem fındık hem de diğer ürünler için düzenli analiz yaptırarak alım ve satım süreçlerinde riskleri azaltabileceğini vurgulayarak:“Bu uygulamalar, hem üreticimizin emeğini koruyacak hem de piyasa istikrarının sağlanmasına katkıda bulunacak. Fındık sektöründe sürdürülebilir bir ticaret için güvenilir analiz ve kontrol mekanizmaları artık her zamankinden daha önemli” şeklinde konuştu.

Ayrıca Başkan Genç, üreticilerin ve sanayicilerin ürünlerini zamanında kontrol ettirerek kalite belgelerini almalarının, piyasa fiyatlarının dengelenmesi ve tüketici güveninin artırılması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, bu amaçla kurulan Adapazarı Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarının, akredite bir şekilde üretici ve satıcılara analiz hizmeti sunduğunu ifade etti.