Yeni Türkiye’nin mücadelesini veriyor olabilirsiniz,

Irak, Suriye, Filistin, Arakan…

Mazlum kanının aktığı tüm coğrafyalarda ümmetin sesi olmaya çalışabilirsiniz,

Vicdan, adalet ve şefkat elini dünyanın dört bir yanına uzatma gayesinde birleşebilirsiniz,

Haksızlığa ve adaletsizliğe meydan okuyabilirsiniz,

‘Yardım alan Türkiye’den, yardım eden Türkiye’ye’ diyerek, Bosna Hersek’ten Sudan’a, Pakistan ve Türkmenistan’a kadar pek çok ülkeye yardım taşıdığınızı söyleyebilirsiniz,

Değişimin anahtarının dünyaya vicdan ve adalet dağıtmak olduğunun da altını her fırsatta çizebilirsiniz,

Tüm bunlara diyecek sözümüz bu vatanın evlatları olarak haddimize değildir hiç şüphesiz!

Yanı sıra, demokrasi, özgürlükler, insan hak ve özgürlüklerine yönelik kararlı mücadeleler veriyor olabilirsiniz,

Vesayetin her türlüsüyle, bürokratik ve askeri oligarşiyle savaşınızın devam edeceğini de ekleyebilirsiniz…

Hal böyle olunca yeni Türkiye’ye uzanan yolun açıldığı konusunda hemfikir olmamak mümkün değil! Tüm bunlar eldeki verilerle somut gerçekliğini gözler önüne seriyor. Büyük medeniyet mirasıyla buluştuğumuzu rahatlıkla söyleyebiliyoruz!

Sözün burasında bir parantez açmadan geçemeyeceğim,

Sormak istiyorum, peki ama tüm bunları Sakarya’da kime anlatacaksınız? Bilmiyorum gelişmelerden haberiniz var mı?

Sakarya’da ‘en iyi AK Partili biziz’ diyenler, bu partiyi rezil ettiler!

Genel Merkezleri aleyhine kampanya başlattılar. Çünkü onlar için önemli olan tek şey, tüm bu kongre sürecinde kendi istedikleri adayların seçilmesiydi!

İlçe kongreleriyle başlayan gerilim tavan yaptı! Sakarya’da AK Parti söz konusu olduğunda mangalda kül bırakmayan sözde dava adamları partiyi kamuoyu önünde küçük düşürdüler.

Kendi menfaatleri için partilerinin ilkelerini ayaklar altına aldılar!

Kurucu Genel Başkanın ‘siyasetin tek limanı ahlaktır’ metaforu önlerindeyken, ilkesizliklerin mimarı oldular.

Kibirlerinin esiri olanları mı ararsınız, kendilerini AK Parti’nin değerlerinden büyük görenleri mi?

İmaj odaklı siyasetçi tipine sahip olduklarından millete konuşmak yerine, medyaya konuştular sürekli!

Önüne gelen AK Parti’yi gayrimeşru kılabilmek için ‘otoriterleşti’ yaftalamalarında bulunurken, bizatihi bu kadronun mensupları partinizi Nazi Partisiyle eşdeğer gördü!

Küçük ülke temalı reflekslerin aleti oldular!

Suçluydunuz çünkü onlara sormadan aday belirleme yoluna gittiniz!

Tamamıyla dünyevileştiler! İkbal kaygısı, makam sevgisi ne ararsanız var bu yerli Leonidaslarda!

Sandılar ki anlık öfke patlamaları hızlı ve etkili sonuçlar getirecek!

Dedikleri olacak, nasıl olsa kısa zaman sonra köprünün altından çok sular akacak!

Velhasıl, burada ölçüler şaştı!

Bu yüzden ölçümler de yanlış olacak!

iletişim / [email protected] Twitter: @mahiroglu5454