1 Kasım seçim sonuçları sonrasında, partisinin uğradığı “hezimetin” ardından MHP Hendek Belediye Başkan Adayı ve İlçe Başkanı Turgut Babaoğlu, sosyal medya üzerinden hem “iktidar partisi AK Parti’ye” hem de “MHP’ye oy vermeyen ülkücülere” ağza alınmayacak küfürler etti.
Babaoğlu, sosyal medyada bir AK Partilinin “densiz” ve “yakışık” almayan yorumuna sosyal medya üzerinden “küfürle” cevap verdi.
Eleştirisinde “Paralel Yapı” ve “Kemalist Ulusalcıların”, AK Parti’ye karşı artık klasikleşen hakaretlerini sıralayan Babaoğlu eleştirisini , "Milletin ..... koydunuz. Bir tek şeye koymadınız. Elinizi vicdanınıza” şeklinde sonlandırdı.
MHP’li başkan, geçtiğimiz hafta Halk TV’de Uğur Dündar`ın sunduğu Halk Arenası`na konuk olan “Yaşar Nuri Öztürk” ve “Müjdat Gezen’e” özenmişe benziyor.
Babaoğlu, yüz kızartacak ifadelerle Sakaryalının ve milletin iradesine kadınlarımız üzerinden galiz küfürler ediyor.
Okudukça “utandığımız” ve “yüzümüzün kızardığı” ifadeleri o kadar rahat kullanıyor Babaoğlu…
Babaoğlu “çirkinleşmekte” sınır tanımayarak, MHP’li ve Ülkücü olup 1 Kasım’da MHP’ye oy vermeyen dava arkadaşlarına “köpek” şeklinde hakaretlerde bulunuyor.
MHP’nin ülke genelinde ve Sakarya’da 1 Kasım’da uğradığı “hezimetin” nedenlerini Babaoğlu’nun yaklaşımda görüyoruz.
Babaoğlu beş ayda partisinin ülke genelinde yüzde 4.5, Sakarya’da yüzde 7.5 ve Hendek’te ise yüzde 10 oy kaybettiğini “sorgulamak” yerine “millete” ve “seçimlerine/tercihlerine” küfrediyor.
Bu karakterde ki bir insan maalesef Sakarya’da siyaset yapabiliyor.
Belediye başkanlığına talip olabiliyor.
Babaoğlu’nun durumu, bir parça da olsa Sakarya ve ülkede ki muhalefetin durumuna da örnek teşkil ediyor.
Maalesef son yıllarda “muhalefet” ve “muhalif olma” kavramı siyasi ve sosyolojik anlamından uzaklaşarak bu hale geldi.
Muhalif olmak ve muhalefet etmek günümüzde “hönkürmek”, “salya sümük küfür” ve “hakaret etmek” anlamına geliyor.
Muhalefet partileri siyaseti “kolezet” ve “küfür” üzerine sıkıştırdılar.
1 Kasım’da, millet ve Sakaryalı Babaoğlu zihniyetinde ki muhalefetin üzerine “sifonu çekti”.
Bu anlayışı “gayya kuyusuna” gönderdi.
Babaoğlu ve zihniyeti siyaseti; küfür, kudurma ve kolozet üzerinden yaptıkça da hep kaybetmeye mahkûm olacaktır.