Sakarya’da bir kısım basın mensupları beni ‘yerelin havuz medyasının’ bir adamı olarak nitelendiriyor.

Temsilcisi oldukları gazetenin geçmişini ve bugününü sorgulamaktan geri durmadığım için demedik laf bırakmıyorlar.

‘Akıl fukarası tipler’ oluyoruz zaman zaman. Onlara çamur atmaya kalkan ‘operasyonel güç unsurlarından’ biri olarak tanımlanıyoruz.

İşimiz bu onlara göre, temiz sütün içine ölü sinek düşürenleriz biz!

Dün sorduğumu bugün de sormak istiyorum: Bugüne kadar ‘habercilik başarısı’ dediğiniz hangi operasyonun üzerine sağlam deliller koyabildiniz?

Ciddi argümanlar, eldeki kanıtlar nedir? Sadece bunu öğrenmek istedik diye denmedik laf kalmıyor bize.

Parola çamur at izi kalsın. Akıl, izan böyle çalışıyor. Yanlışsam ağzımın payını biri versin.

Fitne çıkar denize at, balık bilmezse kaostan beslenen birileri elbet bilir.’ Kıyak iş değil mi?

Hadi biraz dejavu yaşayalım, şu manşetlerin 40’ı çıkmadı hatırlayın:

Bakan Şahin Sakarya Büyükşehir`e gelir mi?

Çelik Büyükşehir`e nasıl aday olur?

Ali İnci Büyükşehir`e başvuruyor!

Daha geçen gün aday totonun dibine vurmuşlardı yine. Büyükşehir’e aday olarak sunmadıkları kimse kalmadı bu arada!

Ali İnci, Ali İhsan Yavuz, Yusuf Alemdar, Hasan Ali Çelik, Ayhan Sefer Üstün… Aday totonun yeni isimleri…

Ve gözdağı, ‘Dün kimse aday değildi ama 3 yıl sonrası için çanlar şimdiden çalıyor.’

Zeki Toçoğlu düşmanlığının geldiği seviyeye bakın! Büyükşehir’e 3 sene öncesinden 15 aday. Ve bu adamların çoğu (biri AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olmak üzere) milletvekili, aktif siyasetin içindeler yani.

Neye göre? Hangi delile göre? Hangi açıklamaya göre aday oldular, olacaklar?

Yok yok bunu sormuyorum bile, ortada bir cevabın olmadığı zaten belli!

Böyle entrika “Kısmetse Olur” Evinde yoktur yahu!

Kendi goy goy küvetlerinde köpük partisi düzenleyen bu zavallı tipler gerçekten oksijenle mi besleniyor sanıyorsunuz.

Açın bakın çetelelerine, sosyal medya hesaplarına!

Tayyip Erdoğan düşmanlıkları öyle seviyesiz noktalara ulaşmış ki! Yerelin Hasan Cemalleri olmak için sarılmadık liman bırakmamışlar.

Tayyip Erdoğan hazımsızlığı kibir ve entrikada Brezilya dizisi performansı ortaya koymalarını sağlıyor.

Sonra bir de bunun adı ‘cesur gazetecilik’ olmuyor mu? İşte buna bitiyorum. Gerçekten bayılıyorum.

Tek istediğim bu egonun kaynağı nedir bilmek. Bir dal da ben istiyorum.

Kimsenin bu arkadaşları kaale aldığı yok. Ortada gazetecilik yok. Etik yok. Cesaret yok. Dürüstlük yok.

Gazetecilik namına ne gerekiyorsa bunlarda yok!

Ama gel gör ki bunlardan daha iyi gazeteci yok!

Madem yüzme bilmiyorsun ne işin var ağaçta!

Allah akıl fikir versin…

Allah sapkınlığını paranoyalarıyla birleştiren gerçek akıl fukaralarından bizleri korusun.

Amin, amin, amin…

TWiTTER: @MAHİROGLU5454

MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM